“Köprü Altı Üniversitesi Diye Anılıyoruz”

Üniversite kapısı bile köprü altında yapıldığını vurgulayan Cebeci, “Üniversitemiz öğrenciler tarafından Köprü altı üniversitesi olarak alınıyor. Burasını cazibe merkezine dönüştürmemiz gerekiyor” dedi.

Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Suat Cebeci rektörlük binasında düzenlenen toplantıda basın mensupları ile buluştu. Burada üniversitenin geldiği nokta hakkında basın mensuplarına bilgiler veren Cebeci, “10 yıl önce Yalova Üniversitesi ile birlikte kurulan üniversiteler, bizim üniversitelerimizden çok daha ilerideler. Altyapılarını ve öğretim kadrolarını tamamlamışlar ve eğitim-öğretimi oturtmuşlar. Yalova Üniversitesi'nin bu halde olmasının birçok nedeni var. Ülkemiz çok ciddi bir badireden geçti onu biliyoruz. Kimseyi suçlayamayız. Oturduğu yerden kalıcı olmadığını bilen biri bir projeye nasıl girişsin. Ama artık vekalet dönemi bitti. Yeni baştan, çok kısa vadede yapılması gerekenleri yaparak; üniversitemizi ayağa kaldıracağız” dedi

“Köprüaltı üniversitesi”
Yalova Üniversitesinin girişinin dahi köprü altında olduğunu bu nedenle de öğrencilerin üniversiteyi, “Köprü altı üniversitesi” olarak nitelediklerine de değinen Prof. Dr. Cebeci, “Öğrenci üniversiteye bir geliyor; köprünün altına giriyor. Öğrenciler, bu üniversitenin adını 'köprüaltı üniversitesi' koymuşlar. Düşünüyorum; ben bir öğrenciyim ve liseyi bitirmişim. Yalova Üniversitesi'ni kazanmışım. Yalova adı bir kere coğrafi olarak bir farklılığı sembol ediyor. Yalova Üniversitesi'nde Sanat ve Tasarım Fakültesi'ni kazanmışım. Onun gururuyla kayıt için geliyorum. Daha üniversiteye ilk girişte dünyam bir yıkılır. Ben sanat okuyacağım. İçeri giriyorum; bir tavuk çiftliği. Başına yazılmış: Sanat ve Tasarım Fakültesi. Ben tahmin ediyorum ki; kaydımı yaptırmadan giderim. Yalova Üniversitesi'nin kampusunun öğrenciyi cezbeden hiçbir özelliği yok. Üniversitenin görüntüsünü değiştirmek için yılsonuna kadar yoğun bir çalışma planladık. Öğrenci burada mutlu olmalı ki; gelsin” şeklinde konuştu.

“Geçmişe sünger çektik”
Geçmişi unutacaklarını dile getiren rektör Cebeci, “Önce moral desteğine ihtiyacımız var. İnsanların burada birbirlerine güveni kalmamış. Birbirlerinin açığını arayan, birbirine kopuk bir yapı var. Bu yapıyı besleyen sebepler geçmişte olmuş. Artık geçmişe sünger çekip; burada bir barış kültürü oluşturmak istiyoruz. Buradaki elemanlar mutlu olmalı ve birbirlerine güvenmeliler. Yönetim kademelerinde eksiklerimizi tamamlayacağız. Kaliteli eleman bulamıyoruz. Çünkü Yalova o elemana hiçbir şey vaat etmiyor. Devlet batı illerine lojman yaptırmaya pek sıcak bakmıyor ama ben burada lojman yaptıracağım ne olursa olsun. Özel sektörden yardım alarak yapmalıyız. Yoksa kaliteli elemanları burada istihdam edemeyiz. İstihdam edemezsek, burada kaliteyi yükseltemeyiz” diye konuştu.

“Önyargıdan kurtulmak lazım”
Yeni bir başlangıç sinyali de veren Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Suat Cebeci, “Ben burada iyi bir iz bırakmak için geldim. Bütün düşmanlıkları; ön yargıları bir kenara bırakmak için geldim. Herkesi samimiyetle kucaklayan ve herkesin potansiyelini; üniversitenin ve bu ilkenin menfaati için maksimum çalışan bir yapı olmak istiyorum. Yeni bir başlangıç yapacağız ve eskiyle hesaplaşmaya girmeyeceğiz. Her dönem yapılan işler; dönemin şartlarıyla değerlendirilir. Elimizdeki imkanlarla neler yapabileceğimize odaklanacağız. 850 tane personelle bu üniversiteyi yürüteceksek; bu insanların morale ihtiyacı var. İçerimizde 80-70 kişi atılmış, darbe yemişiz. Mahkeme olanlarının çoğunun aslı astarı yok. Mahkemeleri de şikayetten dolayı oluyor. Herkes birbirini şikayet etmiş. Canı sıkılan şikayet etmiş. Bir barışa ihtiyacımız var” diye konuştu.

“FETÖ ile ilişkilendirilmesi doğru değil”
Yalova Üniversitesi’nin FETÖ’nün merkeziymiş gibi bir algının yanlışlığına da değinen Prof. Dr. Cebeci, “Hala burası FETÖ örgütünün elindedir lafını kabul etmiyorum. Hiçbir kurumumuz; ülkemize zararlı teşkilatlardan tamamen arınmış değildir. Bu varsayımı yok edersek; gözlerimizi kapatmış oluruz. Hala ülkemizin değerlerine; milletimizin birliğini-bütünlüğüne aykırı davranışta bulunanlar sıkı bir gözetimimizin altındadır. Bundan asla vazgeçmeyeceğiz. Bu yapının artık ameliyat geçirmiş iyileşmeye ihtiyacı olan bir yapı olarak görmek durumundayız. Hala illetli olarak görmeye devam edersek; o zaman ameliyat yapacağız. 70-80 kişiyi atmışız. Ameliyat nasıl olacak? Ben 4 kişiyi geri göreve başlattım. Çünkü haksız yargılandılar. Çok zor bir durumdayız. 1,5 yıldır bu 4 kişi açıktaydı. Aralarında adli süreci devam edenler de var. Süreçleri inandırıcı değil. Ortada enteresan bir durum da var. Adliye göreve başlatmamı bekliyor ben ise onların yargılanmasını istiyorum. Biz adliyeden beraat almış birini de göreve iade etmedik. Arkasında da siyasi güç var. Birçok milletvekili de beni aradı. Beraat kararının farkındayız ve attık. Asla da başlatmayız. Mahkeme onu suçlayamamış ama bana göre o birinci sınıf FETÖ'cüdür. Çünkü daha önceden atılanların hepsi, mahkemeden hüküm giydikleri için atılmadılar. Binlerce insan hiç mahkemeye gitmeden FETÖ'cülüğü tescil edilince atıldılar. Mahkemeden beraat alan kişiyi göreve başlatmadım; mahkemesi devam eden birini de göreve başlattım. Kendim suçsuz olduğuna inanmışsam; onla çalışırım. Ben disiplin soruşturması yapıyorum; onlar hukuki soruşturma yapıyor. Bunlar ayrı şeyler. Örgüt; örgütçü diye şikayet ediyor. Ben bu zokayı yemem. Şahsi garezi olanlar da, hemen çamuru tutuyorlar. Açık söyleyeyim; benim canım yandı. Burada 6 adet personelimin götürülmesi içimi acıttı. Maddi yolsuzluk meselesi ile götürüldüğü için ses çıkaramadım” diye konuştu.