Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Yerel Seçimler Ve Modern Yönetim Kriterleri

Yazının Giriş Tarihi: 22.03.2013 05:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.03.2013 05:00

Bu yazımda belediyeciliğe siyaset üstü bir yaklaşımla belki de biraz sorgulayarak , irdeleyerek yaklaşmaya çalışacağım. Yerel yönetimlerde ideal olanı ortaya koyabilmek, bir anlamda olması gereken anlamında belediyecilikte çıta yüksekliğini artırıcı yönüyle değerlendirilmesini rica edeceğim. Belki erken olacak ama siz değerli okurlarımın, belediyecilik adına aday olacak gerek belediye başkanlarından, gerek belediye meclis üyelerinden ve il genel meclisi üyeleri kendileri içinde çıtanın yükseldiğini hissettirmeniz açısından ufuk açmayı hedefliyorum. Bunun yanında adayları belirleyecek siyasi partilerin de hızla gelişen ve değişen çağımızda adayları belirleyici kriterleri gözden geçirmeleri gerekliliği üzerine de dikkat çekmek istiyorum. Adeta karar vericilerin geçmişte tek kriter olarak kontenjan adaylarını belirleyerek ve ısrar ederek kendileri için ne denli sıkıntılara neden olunduğunu ve meşruluklarının sorgulandığının altını çizmek istiyorum.

Belediyecilikten ne anlıyoruz? Belediye neye yarar? Belde belediyesinden Büyükşehir belediyesine kadar yaklaşım hala “ hizmet “ odaklı mı? Yani yol yapmak, çocuk parkları yapmak, altyapı, su derken rutin belediyecilik hizmetlerini yeterince alıp alamadığımıza mı bakacağız? Vatandaş olarak hizmet alma yeri olarak mı göreceğiz belediyeleri? Hizmet vermekle belediyecilik iyi yapılmış mı oluyor?

Bence hizmet odaklı çalışan belediyecilik anlayışı eğer başarabilirse sadece ve sadece asgari yükümlülüğünü yerine getirmiş olur . Yani nasıl yemek yemek su içmek, havayı solumak olmazsa olmaz ise hizmet odaklı belediyecikte sadece asgari icraatlarını yerine getirmiş olur. Başarı asgari yükümlülükleri yerine getirmekle elde edilemez. Daha sade anlatımla geçer not almak başarılı olmak demek değildir. Geçti ama asgari notla. Teşekkür almak, takdir almak yazımın devamında ele alacağım sosyal, kültürel ve ekonomik belediyecilik anlayışıyla misyon ve vizyon belediyeciliği ile mümkündür.

Halkının geçim derdi belediye başkanı için ekonomik icraatlarının odağı olmalıdır. Ekonomik gelişimin öncüsü olmak, yatırımcıyı bölgesine çekebilmek için gecesini gündüzüne veren anlayışla ekonomik kalkınma gerçekleşir. “İşsizlik benim derdim değil, ben iş bulma kurumu değilim “ diyen belediye başkanına rastlarsanız bilin ki siyasi ömrü kısa olacaktır. Yada bölgesindeki eğitim için “benim problemim değildir” diye eğitimin problemlerine kulak tıkayan belediyecilik anlayışı kolaycılığa kaçmaktır. Sağlıkta yaşanan sıkıntılardan, çevresel etkilerden hep “ Şehr’ i Emin ” olan belediye başkanı sorumludur. Adeta sürüden kurdun çaldığı koyunun hesabı sorulmalıdır ki o zaman belediye başkanlığının ateşten gömlek olduğunun farkına varılsın. Bu hesabı sorabilmek için de belediyeciliğin sınıf atlaması gereklidir.

Sosyo ekonomik, kültürel dokuyu çok iyi analiz ederek sosyal beklentilerin ne olduğunun farkında olunarak gençlere, kadınlara, yaşlılara , özürlülere sosyal içerikli amaçlarla icraatlar sıralanarak hayat gerçekten yaşanılır kılınabilir. Bir yatalak hasta için belediye eğer bir şeyler üretemiyorsa ve “ derdi “ değilse hala dördüncü sınıf belediye olmaktan öteye geçemeyecektir. Dert edinen için sosyal , kültürel ve ekonomik belediyecilik başlıkları altında binlerce gerçek ve içi dolu icraat sıralanabilir. Misyon belediyeciliği ikinci sınıf belediyecilik, vizyon belediyeciliği ise birinci sınıf belediyecilik anlayışı söz konusudur. Şehrine vizyon kazandıran, markalaştıran belediyecilik anlayışı hedef alınırsa hizmet belediyeciliğini yerine getirmek çerez olacaktır. Zaten isteseniz de istemeseniz de belli ölçüde hizmetler yerine geliyor.

Bizler vatandaş olarak beklentilerimizin çıtasını yükseltmezsek hala hizmetlerdeki aksamayı konuşuruz. Çöpten, toplu ulaşımdan yada sudan kaynaklanan problemler içinde boğuşup dururuz. Beklenti çıtamızın yüksek olması, hele hele son aşama olan Vizyon Belediyeciliği’ni sorgulayan ve isteyen seçmenler aramızda arttıkça o zaman yaşadığımız belde, ilçe ve şehir biliniz ki kısa zamanda çehresi değişmiş olacaktır. Aday adaylarına bunu iletiniz. “ Ben senden hizmeti değil, ekonomik , sosyal ve kültürel çalışmaları değil, hatta misyon belediyeciliğini değil, vizyon belediyeciliğini istiyorum. Bunu yerine getirebileceksen, kentimi markalaştırıp kimlik kazandıracaksan göreve talip ol “ diyebilmeliyiz.

Gündeme yerel seçimlerin yavaş yavaş oturduğu, anketlerin, kamuoyu yoklamalarının, kulislerin yapıldığı derken bir yılın göz açıp kapayıncaya kadar geleceği gözönüne alınırsa, bir de bakmışsınız ki sandık önünüze konulmuştur. Kamuoyu önüne isimler dizi dizi gelmeye başladı. Beldeler ilçeler ve nihayetinde Yalova il belediyesi olmak üzere 14 belediye için aday adayları için süreç oldukça hızlı ilerleyecek. Vatandaş için şu anda su üstüne çıkan adayların isimleri telaffuz edilmeye başlandıkça siyasete kulak kabartıyor. Partilerde şu anda kulis çalışmaları sessiz ama derinden gidiyor. Şimdilik adam adama markaj başlamadı nihayet.

İlerisini görmek isteyen ve görebilen elbette daha başarılı olacaktır. Ama bunu görmek istemeyen ve “ Ben zaten en iyisini bilirim ve yaparım “ mantığında olanlar için pek de söylenecek bir şey yok. Çünkü seçmen zaten sandıkta söyleyeceğini en güzel şekilde söyler ve demokrasinin en güzel nimeti gerçekleşir.



Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.