Geleceği AR-GE’yi önemseyenler belirleyecek.. Çok iddialı bir söylem değil. Siz 10 traktör buğday üretirsiniz ama karşınızdaki bir chip üretir sizin malınızdan daha yüksek katma değer ortaya koyar. Bence Yalova’nın 25 yıllık , 50 yıllık projeksiyonları ve hedefi katma değeri yüksek ürünlere odaklanmalıdır. Elbette tarımsal ürünler olmalı ama lokomotif hedefler ileri teknoloji ürünleri olmalıdır. Yazılım ve donanım teknolojisi konusunda Yalova’nın yetişmiş beyinleri var. Öncelikle onlara uygun ve tercih edilebilir ortamların sağlanması gerekiyor.

Bilişim OSB bence halen kaçmış bir gemi değil. Üniversitemiz teknokent konusunda önayak olarak bilimsel öncülük edebilir. Bu diğer sektörleri de beraberinde getirecektir. Şirketlere ve girimcilere sağlanan vergisel teşvikler, 5746 sayılı Arge Teşviklerini düzenleyen yasa ile daha rekabet edebilir yapıya sahip olacak girişimciler Tübitak’la yapacakları çalışmalarda ciddi karşılıksız yardımlar alabilirler. İstanbul ve Kocaeli bunu yapıyorlarsa biz de yapabiliriz. Tanınan SGK ve vergi indirimleri ile gerek maliyet düşürücü etkisi , gerek uluslararası arenada edineceği yer önemli bence.

Avrupa Birliği’ne proje bazında yapılacak başvurular ile ciddi düzeyde hibe elde etmek mümkün. İlimizde KOSGEB temsilciliğinin kurulmuş olması da Yalova’da her şeyin bitirilebileceği imkan tanınmış oldu. Yalova kendisi ile rekabet etmek yerine uluslararası arenada yer edinmesi lazım diye düşünüyorum. Cuma akşamı Yalova Ticaret ve Sanayi Odamızın düzenlediği ve TOBB Başkanı Sayın Rıfat Hısarcıklıoğlu’nun da konuşmasıyla renk kattığı gecede salondaki pozitif enerjiden etkilendim. Üreten, istihdam eden, katma değer kazandıran Yalova’lı iş adamlarımız elbette ekonominin merkezi.

Rekabet edebilir ve sürdürülebilir ticari yaşamda bir adım daha ileri gitmek için AR-GE yatırımlarımızı daha fazla arttırmanın gerekliliğini bir kez daha gördüm. Ulaşılamaz, zor hedefler değil. Siyasi iktidarın ve yerel temsilcilerin bürokrasiyi de yanlarına alarak üniversitemizin değerli bilim adamları ile öncelik tanınarak Teknokent hedefine ulaşmada işbirliği yapılmalıdır.Silikon vadisi Kocaeli’ye kaçtı ama bilimin teknolojinin sonu yok. Ekonomide arz talebi doğurur ama biz taleple arzı doğuracağız sanırım. Bunun ihtiyacını hissetmemiz lazım. Bakınız Yalova dışında yaşayan bazı verilere göre 40 bin, bazı verilere göre 50 bin Yalova’lı var. Bunun büyük çoğunluğu’da iyi eğitim almış üniversite bitirmiş gençlerimiz. Onlara neden imkan ve ortam sağlayamıyoruz da başka illere gidip o illerdeki katma değeri yükseltiyorlar? Kendi içimizden çıkmış hemşehrilerimizi tersine beyin göçü ile kendimizin olanı geri almalıyız değil mi? Nasıl olacak derseniz, diğer iller nasıl bilişimi, teknokenti, Ar-Ge organzasyonlarını ve enerjisini gerçekleştirmişlerse bizde yapabiliriz diye düşünüyorum. Bunun farkındalığı gerekiyor başta. Birde imkan ve beyin gücümüzün envanteri ile başarabileceğimize inancımızın tam olması lazım. Bizim tanıyacağımız avantajlar ile Yalova cazibe merkezi olacaktır.

Birkaç köşe yazımda Bilişim OSB konusunu işlemiştim. Gemi hala kaçmış değil. Gelişen ve büyüyen Türkiye ekonomisinin 2023 hedefleri bence Yalova’mız için revize edilmelidir. Nelerin yapılabilirliği üzerinde tarafların bir araya gelerek bu yol haritası içerisinde hedefler revize edilmelidir.Yalova’ya bu elbise dar geliyor.Elbisenin yünlü olması ile nano teknoloji ürünü olması arasındaki tercih bize kalıyor. Bence yüksek teknolojik ürünleri hedefleyerek Yalova pazarı hedefi kısır döngüsünden kurtularak sınırlarımızı aşan hedefler konulmalıdır.Bunun için de yasal düzenlemeler ile Yalova hedef il haline getirilmelidir.Yalova’ya sağlanan teşvik kalemleri tekrar değerlendirilmeli, ileri teknoloji ürünleri çerçevesinde hedefler belirlenmelidir. İnanın zor değil. Yalova’nın bu arzı global talebi getirecektir. Avantajlarımızın ne denli yüksek olduğunun aslında farkında olsak bana katılacaksınız. Yalova’nın değerlerini , kıymetli bilim adamlarını, değişik kademelerde görev alan bürokratlarını , siyasileri , STK’ları ve Yalova’lı , kendisini Yalova’lı sayan herkesi katkı yapmaya davet ediyorum.

Benden düşünmesi, sizden katkı yapması. Saygılarımla.