Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Yalova’daki Siyasi Arena

Yazının Giriş Tarihi: 02.10.2006 00:24
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.10.2006 00:24

Siyaseti bir “Toplum Bilimi” olarak üniversitede ders olarak okurken , Sn. Hocam Prof. Dr. Esat ÇAM her zaman derdi ki “Siyaset toplum için yapılır. Eğer topluma rağmen siyaset yapılıyorsa siyasetçi kaybetmeye mahkumdur.” Arkadaşlarla sık sık bu sözün üzerinde düşünce bazında görüşlerimizi paylaşırdık. Aradan geçen 20 yıldan sonra bizzat siyasi arenadaki havayı teneffüs ederek hocamın ne demek istediğini daha iyi anlar hale geldim. Çünkü yaşıyorum.


Yalova’da siyaset toplum için mi yoksa topluma rağmen mi yapılıyor?
Siyasi arenada kuralsızlığın tek kural olduğu ortamda maalesef siyaset kan kaybediyor. Şu anda gemi kaptanı gemiyi istediği yöne doğru götürmek istiyor. Makine dairesindekiler devamlı olarak çarkın arasına çomak sokmayı adet haline getirmişken, yolcular da nereye gitmek gerektiği konusunda fikir birliğine varamamış, devamlı olarak geminin demirini suya atarak gemiyi bir daire etrafında gezdirirken Yalova gemisi bir yere varamayacaktır. Klasik bir söylem olacak ama, “Bu gemide hepimiz birlikte yaşıyoruz”. Gemi etrafında dönerse, akıntıya kapılırsa, fırtınaya tutulursa hepimiz zarar göreceğiz, güzel bir limana giderse hepimizin menfaati olacaktır. Zaten nereye gideceğimize ortak olarak karar verirsek problemlerin büyük bir kısmı çözümlenmiş olacaktır. Hani bir söz var ya “Gideceği limanı bilmeyene hiçbir rüzgardan hayır gelmez”. Tayfa, makine dairesi, kaptan ve yolcular arasındaki bu pozitif enerji ile Yalova gemisi hayal bile edemeyeceğimiz güzel limanlara gidecektir. Gerekli teknik donanım ve kapasite Yalova gemisinde var. Bunda kimsenin şüphesi yok. Problem nereye gidileceğine karar verilememesi ve gemi içindeki anlaşmazlıklar. Gemi kaptanı ömrü boyunca gemi kaptanı olarak kalmayacak. Yolcular da hep yolcu olarak kalmayacak elbette. Bu zaman içinde en iyi olanın kaptan olacağı, tayfa olacağı bir düzen. Bu düzen içinde eğer yardımlaşma ve anlaşma olursa bir yerlere gidilebilir. Anlaşmazlık ve karşılıklı çekememezliğin verdiği davranış ve söylemler oldukça , akıntı bizi nereye sürüklerse oraya gitmeye, bazen kayalıklara vurmaya, hatta geminin batma riski ile karşılaşacağı fırtınalı girdaplara gitmeye mahkumuz. 


Halka rağmen siyaset yapanların öyle düşüşü olur ki kendileri bile şaşırır. Edebali’nin geçen yazımda tamamına yer verdiğim vasiyetinden bir bölüm alıntı yapmak istiyorum:


 “Ey oğul ! unutma ki,
 Yükseklerde yer tutanlar,
 Aşağıdakiler kadar emniyette değildir.”


Yüksekte olmanın, yönetmenin eğer hakkını veremediğiniz uygulamalarınız olursa düşüşünüz de o kadar hızlı olur. Zaten şu kısacık ömrümüzde makamlar, mevkiler halka hizmet etme aracı olarak kullanılmıyorsa ne önemi kaldı ki?


Son günlerde Yalova siyasetinde etik sorunu yaşanmakta. Siyaset gerilmekte. Toplum menfaati paydasında bu şekliyle siyasilerin birleşmesi biraz zor gibi görülüyor.


Siyasi yelpazede toplumsal değerler üzerinden siyaset yapılmaması lazım. Toplumsal değerler siyasi parti tabelasının altına sığmayacak kadar yüce değerlerdir. Bir siyasi parti bu değerleri kucaklayamaz ve kapsayamaz. Çünkü toplumdaki her bir bireyin ortak paydasıdır bu değerler. İşin daha da vahim yanı bu değerleri sadece kendi partisince sahiplenebilmek imkanı da yoktur. Örneğin “gökyüzü benimdir, en iyi gökyüzünü sahiplenen benim, benim partimde gökyüzü ibaresi var,bundan dolayı gökyüzü benim mirasımdır “ diyebilir misiniz? Yada “ kırmızı renk benimdir, kanda kırmızıdır, dolayısıyla kırmızı kanı olan herkes benim partimdendir “ diyebilir miyiz? Örnekleri çoğaltmak mümkün.


Buradan iletmek istediğim, toplumsal değerler üzerinden siyaset yapanlar, toplumsal değerler üzerinden kendine siyasi rant çıkartmak isteyenlere toplum geçmişte sandıkta cevabını vermiştir, gelecekte de verecektir.


Birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu, dünyada ve özellikle komşu ülkelerin barut ve kan kokusu içinde olduğu bu günlerde daha da dikkatli olmalıyız. Terörün ülkemize verdiği zarar ortada iken ve herkesçe kabul ediliyorken “teröre cesaret veriyor “ diye diğer bir siyasi parti hakkında açıklamada bulunmak bindiğiniz dalı kesmekten başka bir şey değildir. Terör, bu vatan evlatlarının canlarını almışken, öğretmenini, polisini, askerini şehit etmişken kim teröre cesaret verebilir ki? Kim destekleyebilir ki? Bu şekildeki söylemler sadece ve sadece toplumsal barışa yönelik zarar verir.Yalova gemisi eğer öyle yada böyle su üzerindeyse toplumsal barış olduğundandır. Birisi geminin tıpasını çekerse su alan gemide hepimiz boğuluruz. Çok dikkat etmek gerekiyor. Sorumluluk taşıyan yerlerde olan büyüklerimden ricam siyaset yapma adına etik kurallara uysunlar.Siyaset etiğini zedelemesinler. Gün gelir kendileri de aynı faullü davranış ile karşılaşırlar. Arenadaki mağdur o zaman kendileri olur.


Siyaset anlayışımızla aynı masanın etrafında toplanıp “Nasıl bu Yalova’yı daha ileriye götürebiliriz” diye kafa yoralım. İktidarı ile muhalefeti ile yapıcı olalım. Kazanan yine Yalova olacaktır. Yalova halkı son günlerde özellikle Yalova’ya yapılacak yatırımlar karşısında çıkan sorunlar hakkında ve istihdamı artırıcı çalışmaların sekteye uğramasındaki etmenleri sorgulamaktadır. Burada iktidar partisi kadar muhalefet partilerini de değerlendirmektedir.


Bir önerim olacak. Geçmişte Yalova Kongresi yapılmıştı. Bu kongrenin devamı yapılmalıdır. Daha geniş katılımlı olarak ve gündemin daha önceden oluşturulacak danışma komisyonunca belirlendiği , ayakları yere basan ve ciddi öneriler getirilebilen kongre. Adı ne olursa olsun bir birlikteliğe ihtiyaç var. Enerji birliğine ihtiyacımız var. Siyasi parti il başkanlarının, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin, milletvekillerimizin, belediye başkanlarının ve halkın katılımcı olarak yer alacağı ,zamanla kurumsallaşabilecek yapıyı iyi niyetle gerçekleştirelim. Kurumsallaşırsa gelecekte de iktidar partisi kim olursa olsun bu birlikteliği değiştiremeyeceği güçlü bir yapı olursa yapıcı çalışmalar sekteye uğramaz. Kongrenin ilk günü sunumların yapıldığı, görüşlerin açıklandığı ve tartışıldığı, ikinci günü ise kararların alındığı Yalova’yı şaha kaldıracak bir oluşum. Ortak payda halk için siyaset ise bu teklife hayır diyen çıkmayacaktır. İktidar Partisinin karar almada paylaşımcı, muhalefet partilerinin ise doğru olan ne varsa destekleyici olacağı tamamıyla Yalova menfaati bir oluşum. Bu açıdan sitemiz köşe yazarlarından Sn. Mehmet ASLIYÜKSEK’in de “Yalova’da Güç birliğine İhyacımız Vardır“ başlıklı köşe yazısında belirttiği Yalova Kongresi’nin toplanması görüşüne katılıyor ve destekliyorum.


Var mısınız Yalova için aynı masayı paylaşmaya? Paylaşarak Yalova’nın problemlerini gündeme getirip çözmeye? Var mısınız çocuklarımıza daha iyi bir gelecek miras bırakmaya?


Kazanan hepimiz olacağız. Sitenin yorum kısmından ve gerekse e-mail olarak görüş ve katkılarınızı bekliyorum. Saygılarımla.



Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.