Adı ne konulursa konulsun “Akil İnsanlar” kanın akmasına son verecek önemli gelişme. Çözüm Sürecinde mihenk taşı olacağına inanıyorum. Öncelikle her bir ismi ayrı ayrı taşın altına elini koyma cesaretlerinden dolayı kutluyorum. Kim ne derse desin, nasıl eleştiriler gelirse gelsin hedef terörün bitmesi olduktan sonra sürece katkısı olacağına gönülden inandığım ve toplumun büyük kesiminin de bu düşüncede olduğunu gördüğüm yaklaşımıyla başarıya ulaşılacaktır. Muhalefet aslında ciddi bir sınavdan geçiyor. Başarının AK Parti’ye maledileceği düşüncesi muhalefet yapma dozunun sınırlarını zorlar hale getirdi.Sade vatandaş olarak akan kanın durması sağlanacaksa buna katkı verecek olan “Akil İnsanlara” olan desteğimiz sonsuzdur.

Dışardan içimize sokulan terör nifakı sonucu ekonomistlere göre 300 Milyar dolardan fazla paramız gitti, onbinlerce vatan evladımız şehit oldu, gazi oldu. Bu gidişata bir noktada radikal çözüm üretilerek bir dönüm noktası elde edilmesi gerekliliği her geçen gün arttı. Bu dönüm noktasında Çanakkale’de şehit düşen dedelerimizin mezar taşları herşeyi açıklıyor. Edirne’den Hakkâri’ye, Sinop’tan Adana’ya kadar bu mozaikten çıkan sonuç elin parmakları olmalıdır. Her parmak farklı ama birbirini bütünlüyor. Bu bayrak altında, bu millet ve devlet her zaman ayakta kalacaktır. Silah sanayinin vahşi kapitalizm çarkında daha çok para kazanma ve en önemlisi de pazar olma hevesleri kursaklarında kalacaktır. Bence tehlike içerde değil, her zaman dışarıda olmuştur. Böl, parçala yut taktiğini bu millet yutmayacaktır, aklı selim her zaman galip gelecektir.

Analar şimdiye kadar çok ağladı. Ağlamasınlar artık. Kime ne görev düşüyorsa güncel deyimiyle “ Herkes elini taşın altına koymalı.” Bu vatan toprağı değil 76 milyonu 700 milyonu kalkındıracak kapasite ve gücüne sahip. Biz bu potansiyele sahipken içerdeki polemiklere kapılıp “ Siyasi At Gözlüğü” ile konuya yaklaşıp çözümsüzlüğü çözüm olarak görmenin yanlışlığına kapılmamalıdır. Çözümü bu millet ve kurumları en güzel şekilde üretecek. Çalışma planlarını bölgelere ayrılarak gruplar halinde yapacak olan Akil İnsanlar gerek halktan gelen talep ve tekliflerin hükümete aktarılması, gerekse çözüm sürecinin kamuoyu ile paylaşılmasında ciddi bir rol üstlenecektir. STK’ların bu denli rol oynayacağı ve her bölge halkının katılacağı çözüm üzerine çalışmalar umut verici.Tabularla değil, paylaşımla ve geleceğe tek bayrak, tek millet olarak bakarak problem çözümlenebilir. Hiçbir vatansever tek karış vatan toprağını bile gözden çıkartmaz. Çünkü dedesinin şehit kanının kokusunu bile hissedebiliyorsa o toprak kutsaldır. Dar kalıplar içine sokmadan Çözüm Sürecinin toplumun tüm kesimlerince en iyi ve uygununun nasıl olacağının da hep birlikte ortaya konulmaya başlanılmasıyla aynı gemide olmanın ne demek olduğu daha iyi anlaşılacaktır. Milli birlik ve beraberlik bu şekilde daha iyi sağlanacak ve birde göreceksiniz ki problem olarak görülen farklılıklar zenginlik olacak.

Çözüm süreci elbette sıkıntılı ve zor bir süreç . Yeter ki önyargılı olmayalım, yeter ki yaklaşımımız tüm dengeleri gözetsin. Madem aynı gemideyiz, küçücük bir deliğin bile çeliği parçalayarak su almamıza neden olabileceği bilinci ile sorumlu ve akılcı yaklaşım sergileyerek en önemlisi de siyaset yapmayarak sonuca ulaşılabilir.Anlamak için öncelikle dinlemek, dinlediğini objektif değerlendirebilmek ve buna göre ortak akılla hareket edebilmekle istediğimiz sonuca varabiliriz.Konuyu tırmandırmaya çalışanlar, germek isteyenlerin açıklamalarını üzüntüyle karşılıyorum. Terörün bitmesini, akan kanın durmasını, kardeşin kardeşle karşı karşıya olduğu otuz yılı aşkın en büyük derdimizin bitmesini kim istemez? Sadece ve sadece bir can için bile değer.Ekonomik zararını dillendirmeye bile gerek kalmaz. Kazanan inanın ki hepimiz olacağız.