ATATÜRK, çağdaş dünyada iz bırakmış, tarihe damgasını vurmuş, tüm dünyada saygınlığı halen devam eden, gerçek bir dâhi, ölümüz şahsiyetlerden biridir.
Günümüzde Çin’ de, okul kitaplarının başında ATATÜRK’ ün resmi ve yaptığı devrimler bulunuyor.
Hindistan’ da çocuklar için hazırlanan dünya klâsikleri dizisi içinde, en çok satılan, her dönem satış rekorları kıran kitap, “Atatürk ve Devrimleri” …
Dünyada halen 30’ dan fazla ülkede ATATÜRK’ ün heykel ya da büstü var. Bu onura henüz bir başka devlet adamı erişmiş değil!
ATATÜRK, düşünceleri ve idealleriyle halen yaşayan ve yol gösteren bir lider!
Ne yazık ki, değil ATATÜRK’ e yetişmek, onun yaptıklarının, yapacaklarının, ufkunun çok gerisinde kaldık.
ATATÜRK’ ü anlayamadık.
Yalova, Cumhuriyet’ in ilk yıllarında insanların yaşamak için tercih ettikleri bir yer değildi. Kent merkezi bir sivrisinek yatağıydı. Sıtma kol geziyordu; sazlık ve bataklıktı.
Bu olumsuz durum ATATÜRK’ ün Yalova’ ya gelişine kadar devam etti.
İlk kez 19 Ağustos 1929’ da Yalova’ ya gelen ATATÜRK, görür görmez bu kenti benimsedi, sahiplendi ve yazlık başkenti yaptı.
ATATÜRK, Yalova’ nın kalkınmış, yaşanabilir ve çağdaş bir yer olması için çok büyük çaba gösterdi.
Bu yazımda, Türkiye Turing Kulübü’ nün, Yalova’ ya yaptığı hizmetler üzerine, 24 Eylül 1929 günü ATATÜRK’ e verdiği şükran mektubuna yer vereceğim. Mektup aynen şöyle:
“ BÜYÜK VE AZİMKAR REHBER VE MÜRŞİDİMİZ
GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA HAZRETLERİ’NE
Vatanı belli ve gizli bir çok düşman elinden tarihte naziri yok ( benzersiz) bir dehâ ile kurtardıktan sonra onun umranı (bayındırlığı ) ve yükselmesi yolundaki en derin ve en ihatalı (olayları derinliğine kavrayan )nazarlarını ( görüşlerini) üzerimizden bir an esirgemeyen ulu Gazimizin bu kere de ta kurunu ulâ devirlerinin ( ilk çağların) takdir ettiği ve bu günkü medeniyetin takip eylediği sıhhi gayelere tabiatın en şifalı bir ihsanı saydığı kaplıcalar meyanında yaratılışının da güzelliği itibariyle bir nadire olan Yalova’nın süratle imar ve ihyasını emretmeleri fazla olarak bir de Yunan şekavet ( haydutluk) ve tecavüzatının (saldırılarının ) hatta eşyasını bile yağma, mebanisini( yapılar-binalar) tahribine karşı lâkayt kalmadığını da gösteren bir nişane-i servet ve nusret ( başarı ) ifade etmektedir.
YALOVA’ nın en asrî (çağdaş) bir şekilde yeniden vücuda gelmesi hem halkımızı Avrupa kaplıcalarından müstağni ( gerekli bulmayan ) kılacağını, hem de Avrupa’ dan züvvar ( ziyaretçi) gelmesine rağbet uyandıracağı için iki kat kıymeti haiz olacak bu güzide ve şanlı olduğu kadar zarif ve faydalı eserden dolayı ecnebi seyyahların memlekete rağbetlerini celp ile daima meşgul ve faydaların artmasına bütün hissiyatiyle alâkadar olan Türkiye Turing Kulübü heyeti bu lütfü âliden nâşi(dolayı) nihayetsiz minnet ve şükranlarını izhardan tarifi nakabil( mümkün olmayan ) bir bahtiyarlık duyduğunu ilâve ile tazimat ve ihtiramatını( saygılarını ) arz ve takdim eder.
Murahhas Aza Türkiye Turing Kulübü Reis Vekili
CEVDET REŞİT SAFFET “
***
SURİYELİ SIĞINMACILAR
Toplamı bir milyona yaklaşan Afgan, İranlı, Iraklı sığınmacıların yanında 3,5 milyondan fazla Suriyeli sığınmacı Türkiye'nin dört bir yanında istedikleri gibi yaşıyorlar. Hemen her türlü kolaylığa da sahipler. Bu göç akınını sadece yardımseverlik gibi insanî duygularla ele almak yanlış olur diye düşünüyorum.
Kanaatimce, Suriyeli sığınmacılar konusu sadece ekonomik bir sorun değildir. Suriyeliler, orta ve uzun vadede Türkiye'nin millî, kültürel, politik, sosyolojik, güvenlik ve jeopolitik yapısını değiştirecek kadar büyük bir potansiyel oluşturmaktadırlar.
Güneydoğu Anadolu’ da, ülkelerini zor durumdayken bırakıp kaçan Suriyeliler, nüfus yapısını oldukça değiştirmiş durumda…
Hatay yöresinde, Suriyeli sığınmacıların sayısı neredeyse yerleşik nüfustan daha fazla...
Artan doğumlar ve yeni doğanların Türk vatandaşlığına geçmesiyle birlikte, ileride demografik yapıda büyük sorunların ortaya çıkacağı açık seçik görülüyor.
Bu durumu bir kere daha hatırlatayım dedim.
ASKERÎ OKULLAR
Askerî okullar sadece Türkiye’ de değil, dünyanın tüm ülkelerinde önemlidir ve titizlikle korunur ve geliştirilir. Örneğin meslek idealizminin kavranıp benimsenmesi açısından askerî liseler çok önemlidir. Askerî liseler, bireylere aidiyet duygusu kazandırır; bireysel ve toplumsal sorumluluğu artırır. Askerî lise öğrencisi, “Bir gün bu ülkenin sana ihtiyacı olduğunda yönetime el koyacaksın” anlayışıyla asla yetiştirilmez.
Askerî liselere uzun yıllardan beri art niyetli sızma olduğu ve bunun da çeşitli siyasî organlarda destelenip teşvik edildiği gerçeği ortadadır. Özellikle bu okullara sızma düşüncesi bile bu okulların önemini gösterir. Askerî liselerin kapatılmasının pratikte buraya sızmak isteyen oluşumun amacına hizmet ettiği kanaati taşıyor ve günümüzde bu okulların kapatılmasının kime ve neye hizmet edeceğinin çok iyi değerlendirilmesinin gerektiğine inanıyorum.
ATATÜRK DİYOR Kİ:
“Türkiye Cumhuriyeti’ ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir.”, “Ne Mutlu Türk’ üm Diyene!”
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ahmet Akyol
Atatürk, Bir Değerler Anıtıdır
ATATÜRK, çağdaş dünyada iz bırakmış, tarihe damgasını vurmuş, tüm dünyada saygınlığı halen devam eden, gerçek bir dâhi, ölümüz şahsiyetlerden biridir.
Günümüzde Çin’ de, okul kitaplarının başında ATATÜRK’ ün resmi ve yaptığı devrimler bulunuyor.
Hindistan’ da çocuklar için hazırlanan dünya klâsikleri dizisi içinde, en çok satılan, her dönem satış rekorları kıran kitap, “Atatürk ve Devrimleri” …
Dünyada halen 30’ dan fazla ülkede ATATÜRK’ ün heykel ya da büstü var. Bu onura henüz bir başka devlet adamı erişmiş değil!
ATATÜRK, düşünceleri ve idealleriyle halen yaşayan ve yol gösteren bir lider!
Ne yazık ki, değil ATATÜRK’ e yetişmek, onun yaptıklarının, yapacaklarının, ufkunun çok gerisinde kaldık.
ATATÜRK’ ü anlayamadık.
Yalova, Cumhuriyet’ in ilk yıllarında insanların yaşamak için tercih ettikleri bir yer değildi. Kent merkezi bir sivrisinek yatağıydı. Sıtma kol geziyordu; sazlık ve bataklıktı.
Bu olumsuz durum ATATÜRK’ ün Yalova’ ya gelişine kadar devam etti.
İlk kez 19 Ağustos 1929’ da Yalova’ ya gelen ATATÜRK, görür görmez bu kenti benimsedi, sahiplendi ve yazlık başkenti yaptı.
ATATÜRK, Yalova’ nın kalkınmış, yaşanabilir ve çağdaş bir yer olması için çok büyük çaba gösterdi.
Bu yazımda, Türkiye Turing Kulübü’ nün, Yalova’ ya yaptığı hizmetler üzerine, 24 Eylül 1929 günü ATATÜRK’ e verdiği şükran mektubuna yer vereceğim. Mektup aynen şöyle:
“ BÜYÜK VE AZİMKAR REHBER VE MÜRŞİDİMİZ
GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA HAZRETLERİ’NE
Vatanı belli ve gizli bir çok düşman elinden tarihte naziri yok ( benzersiz) bir dehâ ile kurtardıktan sonra onun umranı (bayındırlığı ) ve yükselmesi yolundaki en derin ve en ihatalı (olayları derinliğine kavrayan )nazarlarını ( görüşlerini) üzerimizden bir an esirgemeyen ulu Gazimizin bu kere de ta kurunu ulâ devirlerinin ( ilk çağların) takdir ettiği ve bu günkü medeniyetin takip eylediği sıhhi gayelere tabiatın en şifalı bir ihsanı saydığı kaplıcalar meyanında yaratılışının da güzelliği itibariyle bir nadire olan Yalova’nın süratle imar ve ihyasını emretmeleri fazla olarak bir de Yunan şekavet ( haydutluk) ve tecavüzatının (saldırılarının ) hatta eşyasını bile yağma, mebanisini( yapılar-binalar) tahribine karşı lâkayt kalmadığını da gösteren bir nişane-i servet ve nusret ( başarı ) ifade etmektedir.
YALOVA’ nın en asrî (çağdaş) bir şekilde yeniden vücuda gelmesi hem halkımızı Avrupa kaplıcalarından müstağni ( gerekli bulmayan ) kılacağını, hem de Avrupa’ dan züvvar ( ziyaretçi) gelmesine rağbet uyandıracağı için iki kat kıymeti haiz olacak bu güzide ve şanlı olduğu kadar zarif ve faydalı eserden dolayı ecnebi seyyahların memlekete rağbetlerini celp ile daima meşgul ve faydaların artmasına bütün hissiyatiyle alâkadar olan Türkiye Turing Kulübü heyeti bu lütfü âliden nâşi(dolayı) nihayetsiz minnet ve şükranlarını izhardan tarifi nakabil( mümkün olmayan ) bir bahtiyarlık duyduğunu ilâve ile tazimat ve ihtiramatını( saygılarını ) arz ve takdim eder.
Murahhas Aza Türkiye Turing Kulübü Reis Vekili
CEVDET REŞİT SAFFET “
***
SURİYELİ SIĞINMACILAR
Toplamı bir milyona yaklaşan Afgan, İranlı, Iraklı sığınmacıların yanında 3,5 milyondan fazla Suriyeli sığınmacı Türkiye'nin dört bir yanında istedikleri gibi yaşıyorlar. Hemen her türlü kolaylığa da sahipler. Bu göç akınını sadece yardımseverlik gibi insanî duygularla ele almak yanlış olur diye düşünüyorum.
Kanaatimce, Suriyeli sığınmacılar konusu sadece ekonomik bir sorun değildir. Suriyeliler, orta ve uzun vadede Türkiye'nin millî, kültürel, politik, sosyolojik, güvenlik ve jeopolitik yapısını değiştirecek kadar büyük bir potansiyel oluşturmaktadırlar.
Güneydoğu Anadolu’ da, ülkelerini zor durumdayken bırakıp kaçan Suriyeliler, nüfus yapısını oldukça değiştirmiş durumda…
Hatay yöresinde, Suriyeli sığınmacıların sayısı neredeyse yerleşik nüfustan daha fazla...
Artan doğumlar ve yeni doğanların Türk vatandaşlığına geçmesiyle birlikte, ileride demografik yapıda büyük sorunların ortaya çıkacağı açık seçik görülüyor.
Bu durumu bir kere daha hatırlatayım dedim.
ASKERÎ OKULLAR
Askerî okullar sadece Türkiye’ de değil, dünyanın tüm ülkelerinde önemlidir ve titizlikle korunur ve geliştirilir. Örneğin meslek idealizminin kavranıp benimsenmesi açısından askerî liseler çok önemlidir. Askerî liseler, bireylere aidiyet duygusu kazandırır; bireysel ve toplumsal sorumluluğu artırır. Askerî lise öğrencisi, “Bir gün bu ülkenin sana ihtiyacı olduğunda yönetime el koyacaksın” anlayışıyla asla yetiştirilmez.
Askerî liselere uzun yıllardan beri art niyetli sızma olduğu ve bunun da çeşitli siyasî organlarda destelenip teşvik edildiği gerçeği ortadadır. Özellikle bu okullara sızma düşüncesi bile bu okulların önemini gösterir. Askerî liselerin kapatılmasının pratikte buraya sızmak isteyen oluşumun amacına hizmet ettiği kanaati taşıyor ve günümüzde bu okulların kapatılmasının kime ve neye hizmet edeceğinin çok iyi değerlendirilmesinin gerektiğine inanıyorum.
ATATÜRK DİYOR Kİ:
“Türkiye Cumhuriyeti’ ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir.”, “Ne Mutlu Türk’ üm Diyene!”