Erkoç: “Çok Şey İstemiyoruz”

Dünya sakatlar günü dolayısıyla açıklama yapan Erkoç, Seslerini elden geldiğince duyurmaya çalıştıklarını ve kendileri göstermek ve bu gerçeği göz önünde bulundurmak için çaba sarf ettiklerini belirten Erkoç, “Herkesin bir potansiyel engelli olduğunu hatırlatırız” dedi.

Sözlerine şöyle devam eden Yalova Sakatlar Derneği Şube Başkanı Alparslan Erkoç, “Bugün 3 Aralık, Dünya Sakatlar Günü. Sakatlar ya da diğer ifadeyle Engelliler, Birleşmiş Milletlerin aldığı kararla 3 Aralık’ta Toplumun diğer kesimlerine seslenmeye çalışıyoruz. Büyük çoğunluğun farkında olmadığı, olamadığı bir gerçeği, engellilerin varlığını göstermeye Çabalıyoruz. Ne yazık ki toplumların engelli olmayan kesimleri bizlere karşı duyarsız kalıyor; görmüyor, duymuyor, umursamıyorlar. Bir hastalığın, bir kazanın yarın kendilerini de engelli yapa bileceği akıllarından bile geçirmeden hareket ediyorlar.
İnsan olmak yetmiyor, insani değerlere sahip olmak gerekiyor. Hukukta, siyasette, ekonomide eşitlik kavramlarında söz ediyoruz, anayasalar yasalar ve hatta uluslar arası sözleşmeler yapıyoruz. Tüm bunlar yazıldığı yerde kalıyor, bizler hayatın içinde kendimizi eşit yurttaşlar olarak görmüyoruz” dedi.

Kendilerine eşit olanaklar sunulmadığını ve kendilerinin zor durumlarda kaldığını belirten Erkoç, “Bizi sarıp sarmalayan koşullar ister fiziki olsun, ister manevi olsun bize eşit olanaklar sunmuyor. Engelli insanlar, yasalara ve yasaklara rağmen yok sayılıyorlar, ihmal ediliyorlar. Yaşantımız bize şunu gösteriyor: kişinin insan olması yetmiyor, eşit bir davranış için insani değerlere de sahip çıkması gerekiyor. Engelliler haklarını kullanamıyor, haklarımız engelleniyor” dedi.

Küreselleşen Dünya'da herkes gibi kendilerinin de etkilendiğini belirten Alparslan Erkoç, “Küreselleşme cağında, her şeyi para ve karla ölçen bir mantığa teslim edildik. Vatandaşının refahını, sağlığını, eğitimini devlet anlayışından koparıldık. bu çarpık unutan anlayışın acısını en fazla biz engelliler çekiyoruz. Eğitimin, sağlığın paralı hale gelmesi; sosyal güvenliğinin küçük ama etkili adımlarla kaldırılması; işsizlik, yoksulluk, yoksunluk bizlere yaşama umutlarını bile tüketiyor. Okullara gidemiyoruz, eğitim alamıyoruz. Okuyabilenlerimiz ise kotalarla bile güç iş bulabiliyor. zaten o kotalar da uygulanmadığı gibi kaldırılmaya çalışıyorlar. İş bulamayan engelliyi boş olan kadrolarına bile almayan iktidarlar, sadaka düzeyinde verdiği engelli maaşının kesmenin de fahiş faiz oranlarıyla geri almanın peşinde koşuyor. Çocuklarımıza, bakanı olmayan engellilere bakım hizmetleri giderek azalıyor, sosyal hizmetler ve çocuk esirgeme kurumu adım adım çökertiliyor. Özelleştirme, taşeronlaştırma yoluyla sağlığı tehdit eden uygulamalara kapı açıyorlar.
Suiistimali önleme adına engelli çocukların eğitimine sağlanan destek kesiliyor. Yıllardır alt yapısı tamamlanmayan ve eğitim kadroları eksik bırakılan ilköğretim okulları gösterilerek fiilen eğitim hakları ellerinden alınıyor. Binlerce özel eğitmen ise ortada bırakılıyor'' dedi.

Çok, şey değil, herkes gibi ve herkesle eşit, insan gibi yaşamak istiyoruz!
Çok Şey istemediklerini belirten Erkoç, “Her yıl bıkmadan usanmadan taleplerimizi duyurmaya çalışıyoruz. Çok şey değil, herkes gibi, herkesle eşit ve insan gibi yaşamak istiyoruz. Bunun Anayasa’dan, yasalardan, uluslararası sözlenmelerden doğan hakkımız olduğunu biliyoruz. Ama bu haklarımızın gerçekleşebilmesini, kullanıla bilir hale getirilmesini bekliyoruz.
Bundan sonraki 3 Aralık’larda dertlerimiz değil herkesle paylaşa bildiğimiz ortak sevinçlerimizle, başarılarımızla, kıvançlarımızla şenliklerle buluşmak istiyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.