8 Aydır Grevdeler

DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, yaptığı açıklamada, Birleşik Metal-İş Sendikası'nın Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu ve Genel Sekreter Selçuk Göktaş, Asil Çelik işyerindeki greve kamuoyunun dikkatini çekmek için açlık grevine gittiklerini hatırlattı.

Birleşik Metal-İş Sendikası'nın grev sürecinde de birçok girişimde bulunduğunu belirten Çelebi, "Konuyla ilgili olarak bakanlık düzeyinde olsun, valilik ve kaymakamlıklar düzeyinde birçok girişimde bulunduğumuz halde işverenin uzlaşmaz tavrında hiçbir değişiklik olmamıştır. Bu grev sadece Asil Çelik işçilerini değil, başta Orhangazi olmak üzere Gemlik ve Yalova'daki esnaf ve diğer emekçileri de ilgilendirmekte, birçok insan ve aile için ekonomik açıdan da büyük kayıplara yol açmaktadır" dedi.

Asil Çelik'in, karlı olduğu halde özelleştirilen fabrikalardan biri olduğunu belirten Çelebi şöyle dedi: "Özelleştirilmeden önce 500 büyük firma sıralamasında 71. sırada yer alan bu fabrikanın özelleştirilmesi de aynı diğer birçok özelleştirmede olduğu gibi ülke ekonomisi açısından büyük bir kayıp olmuştur. Ayrıca greve çıkıldığı günden bu yana fabrikanın grevde olmasından doğan boşluğu ithal ürünlerle giderilmektedir. Bu durum ülke ekonomi açısından başka bir sıkıntıya yol açmaktadır. 8 aydır onurlu bir yaşam ve insanca yaşamaya yetecek bir ücret için grev yapan Asil Çelik işçileri şimdi de hayatlarını ortaya koyarak direnişlerine devam etmektedir. Bu konuda başta Başbakan ve Çalışma Bakanı'nı olmak üzere, bu ülkeyi yönetme iddiasında olan hükümeti ve sorumlu olan herkesi göreve çağırıyoruz"

Öte yandan Asil Çelik İşçileri de yaptıkları basın açıklamasında neden greve gittiklerini şöyle anlattılar:
• Otomotiv, makine, imalat ve savunma sanayileri için kaliteli çelik üreten tek kuruluş olan Asil Çelik, bugün ortakları arasındaki anlaşmazlıklar nedeniyle üretim dışı kalmıştır.
• 2000 yılında özelleştirilen kuruluş, özelleştirme öncesi Asil Çelik’te çalışan ve yöneticilerin gerçekleştirdikleri atılımlarla teknolojik ve ekonomik olarak büyük bir sıçrama gerçekleştirmiş, yapısal sorunlarını çözümlemiş ve özel sermayeye devlet eliyle sunulmuştur.
• Şirketi alanlar uzun yıllar yüksek oranlı karlar elde ettikleri gibi özelleştirmeden kaynaklanan borç yükümlülüklerini sürekli erteleyerek, satışı daha karlı hale getirmişlerdir.
• Aradan geçen zaman göstermiştir ki tekel konumundaki şirketi alanlar Orhangazi ilçesinin en önemli ekonomik kuruluşunu, gerek işçi ve sendika karşıtı tutumları gerekse de kendi aralarındaki çekişme nedeniyle yönetilemez hale getirmişlerdir.
• Çalıştırılması gereken personelin neredeyse yarısını istihdam ederek işçilerin zaten ağır olan çalışma koşullarını daha da ağırlaştırmışlardır. Bu yetmezmiş gibi yüksek karlar elde ettiği dönemlerde bile sürekli olarak ücretleri baskı altında tutmaya çalışmışlardır. Şu anda ücretler metal işkolu ortalamasının altındadır. Bu nedenle bir yanda ölümlü iş kazaları artarken diğer tarafta son üç toplu iş sözleşmesinin ikisinde greve çıkılmıştır.
• Asil Çelik grevi birikmiş sorunların bir patlamasıdır. Asil Çelik işçileri, önce insanca yaşamak ve çalışmak ve de işverenin uzlaşmaz, dayatmacı tavrını düzeltebilmek için greve çıktılar. Aradan neredeyse 8 ay geçti ve işveren bu önemli kuruluşun yok olması pahasına inadını sürdürüyor. Bu durum, Asil Çelik işletmesinin artık yönetilmediğinin kanıtıdır.
Toplu iş sözleşmesi konusunda kendi aralarında anlaşamayan şirket ortakları, başta Asil Çelik işçileri olmak üzere tüm yöre halkına ve ülke sanayine darbe vurmaktadırlar.
• Biz Asil Çelik işçileri, bu gidişe seyirci kalmamak için kendi bedenlerimizi ve yaşamlarımızı riske ederek, 20 Ağustos 2009 tarihinde Sendikamız Birleşik Metal-İş Genel Başkanı ve yöneticileriyle birlikte Açlık Grevine başladık"