Kerimoğlu: “Yenilgiye Tahammülüm Yok”

Tolgay Kerimoğlu, Editörümüz Hasan Doğan'ın Yalovaspor’a gelişinden, kariyerine kadar sorduğu birçok soruyu cevapladı.

Yalovaspor’la nasıl anlaştınız? Size teklifi kim yaptı?
Yalovaspor’a benim isimim gelmiş ve araştırılmış. Araştırıldıktan sonra iyi referans alınınca görüşmeye çağırıldım, masaya oturduk ve anlaştık.

Yalova’da bazı kesimler, kütüğünüzün Trabzon olmasından dolayı bu kulübe geldiğinizi söylüyorlar. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?
O zaman Türkiye’de kütüğü Trabzon olan tüm futbolcuları, teknik direktörleri silsinler. Hiç kimse bu kulübe gelemesin. Benim kütüğüm şu an Yalova. Biz buraya geldik, Yalovalıyız. Eşofmanını, formasını giyip Yalovaspor’un iyi yerlere gelmesi için mücadele edenler, uğraşanlar Yalovalıdır. Biz giremeyecek miyiz bu kulüpten içeri? Benden önce gelecek olan Necdet Hoca Trabzonlu muydu? Bizim bir sıkıntımız yok bu konuda. Benim 9 yaşındaki küçük oğlum, ben hangi takıma gidersem o takımı tutar. Başka takım tutmaz. Hatta internetten araştırma yapar kulüp hakkında. Ben öğretmedim ona bunu yapmasını. Kendi isteğiyle yapar ve kim gelirse gelsin bu durumdan onu vazgeçirtemez.

Sizin için geçen yıl takım düşürdü dediler. Bu olumsuz yorumlar için düşünceleriniz nedir?

Ben Küçükçekmece takımında 5 maç görev yaptım. O takımı 35 milyar peşinatla kurdum. Oyuncular zaten bana güvendiği için geldi o takıma yoksa bu işin içindekiler bilirler, 35 milyarın futbolculara bölüştürüldüğü bir kulübe futbolcular pek gelmek istemez. Çıktık sahaya oynadık maçımızı bu arada sahadaki mücadelelerimizi bilenler bilir çok iyi mücadele ediyorduk. 5 maç sonra yönetimle anlaşamadık görevi bıraktım. Benden sonra 2 tane daha hoca geldi o kulübe ve o takım küme düştü. Geçen seneki Of takımını ondan önceki sene ben kurdum. O zaman Of’’u da ben şampiyon yaptım.Onu neden söylemiyorlar? 5 maçta küme düşürdün diyen kişi Ofspor takımını da benim şampiyon yaptığımı söylemesi lazım. Konyaspor’da ben yardımcı antrenördüm Hüsnü Hoca sağolsun her şeyi bize yaptırıyordu. O zaman Konyaspor’un başarısından da biz sorumluyuz. Ben Süper Lig’de çalıştım neden bunları belirtmiyorlar? Bu tür şeyleri doğal karşılıyorum artık. Birileri birilerini desteklemek için böyle polemikler yaptırabiliyor. Ben buraya Bank Asya 1.Ligde oynayan İstanbulspor’dan geldim. Ben o takımı 10 puanla aldım. Ligin devresine 1 maç kala Antalya maçını nasıl kaybettiğimizi herkes bilir. O maçı yöneten hakem 7 maç ceza aldı ve o maçı kazansak bizim önümüzde çok açılacaktı. Ben İkinci devrenin Karşıyaka maçından sonra bıraktım. Yani takımın başında 8 hafta kaldım. Orada artık herkes takıma düşmüş gözüyle bakıyordu. Hatta yönetimi bile bir dahaki sezonunun kadrosunu oluşturmak istiyordu. Futbolcuların paraları ödenmedi, sorunlar oldu bizde bıraktık. İstanbulspor’la 1.5 senelik mukavele yapmıştım. O takımın düşeceğini kabullenmiş bir yönetim vardı zaten. Yani takımı o duruma ben sokmadım. Ayrıca benim olduğum takım sadece 2 gol yedi ve sayısız gol kaçırdı. Takımın nasıl oynadığını takip edenler çok iyi bilir. Ben Yalovaspor’a amatör kümeden gelmedim.

Tolgay Hoca’nın futbol anlayışı ve felsefesi nasıldır?

Agresif, iyi pas yapan, çabuk oynayan, futbolcuların karakteri düzgün, yenilgiye tahammülü olmayan bir futbol anlayışım vardır. Beni tanıyanlar bilir antrenman maçı dahil yenilgiye tahammülüm yoktur. Benim takımım 5 dakika bir sıkıntıya girsin sahada ben rahat duramam. Allah göstermesin; benim oyuncum 1-0 mağlup olduğu maçın 85.dakikasında sahada yenildiğine inansın, futbolcumu hemen oyundan alırım. O oyuncu bu maçı kazanmak için süresinin olduğunu; kulübede hocasının, tribünde de seyircisinin ona inandığını bilecek.

Takım içinde bu oyuncuyu iyi tanıyorum, inanıyorum. 2-3 hafta formsuz kalsa da kesmem der misiniz?

Her oyuncunun bir kredisi vardır. Bir oyuncuyu ilk kötü oynadığında oyundan kesersen takım arkadaşı da ondan etkilenir ve bende kötü oynarsam beni de oyundan alacak diye düşünür. O zaman ne olur maç içinde sorumluluk almaz. Hep basit oynar, aldığı topu hemen yanındakine verir. Bazı oyuncu vardır 1-2 hafta kötü oynadığı zaman yedek kalır, bazısı için ise bu süre daha uzundur. Dünya’nın hiçbir yerinde sürekli iyi oynamış bir oyuncu yoktur.

Eleştiriye açık mısınız? Basınla aranız nasıl?

Seviyeli eleştirilere her zaman açığımdır. Sadece insanların beni biraz tanıyarak konuşmasını isterim. Basınla da aram iyidir yalnız benim ağzımdan çıkmamış bir şeyi çıkmış gibi yazarlarsa o zaman anlaşamayız.