Özel Hükümeti 3600 Ek Gösterge Üzerinden Eleştirdi
Özel Hükümeti 3600 Ek Gösterge Üzerinden Eleştirdi
CHP Yalova Milletvekili Özcan Özel TBMM Bütçe görüşmelerinde söz aldı. Özel bütçe üzerinden AK Parti’ye yüklenerek 3600 ek gösterge ile ilgili düzenlemenin bir an önce yapılmasını istedi.
Haber Giriş Tarihi: 19.12.2019 09:01
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
Kaynak:
Haber Merkezi
yalovamiz.com
Bütçe görüşmeleri TBMM’de devam ediyor. Bu kapsamda söz alan CHP Yalova Milletvekili Özcan Özel AK Parti’yi öğretmenlere verdiği sözleri tutmamakla eleştirdi. AK Parti’nin 1.6 milyon kişiyi ilgilendiren 3600 ek göstergeye yönelik düzenlemeyi bir türlü yapmadığına da değinen Özel, “Bakanlığın 1 milyon öğretmeni var, birikimi var, tecrübesi var. İyiliği Deniz Feneri Derneği, Osmanlıcayı Hayrat Vakfı, para toplamayı İHH, sosyal etkinlikleri TÜGVA, TÜRGEV, Ensar Vakfı öğretecekse Millî Eğitim Bakanlığına ne gerek var? Seçimde 3600 ek gösterge sözü verdiniz, bitmedi, 13 Aralık 2018’de 2’inci Yüz Günlük İcraat Programı’na koydunuz. Yüz değil, üç yüz altmış beş gün geçti, 3600 ek gösterge sözü için hâlâ ne bekliyorsunuz? Simit Sarayının bile sorununu çözdünüz, öğretmenlere verdiğiniz sözü unuttunuz. Bu arada, günleri eksik diye atamadığınız 920 ücretli öğretmen de atamayı bekliyor. 2020 yılında 20 bin öğretmenin atanacağı açıklandı, 700 bin öğretmen atama bekliyor, 100 bin öğretmen açığı var. Sadece 20 bin öğretmen atayacaksınız öyle mi?” diye konuştu
Bütçeden milli eğitime ayrılan payın da her geçen yıl azaldığını vurgulayan Özel, “Eğitim üzerine konuşmak, sorunlarını ele almak; geleceği konuşmak, geleceği planlamaktır. Millî Eğitim Bakanlığı için bütçeden ayrılan pay, son üç yılda sürekli gerilemektedir. 2018 yılında 17,66 olan bu pay, 2019 yılında 16,81; 2020 yılı için teklif edilen tutarın bütçe içindeki payı ise 16,1’dir. 2016 yılından beri Millî Eğitim Bakanlığı bütçesinin her yıl yüzde 1 oranında küçüldüğü görülmektedir. Eğitime ayrılan kamu kaynaklarının büyüklüğü ve ülkenin toplam geliri içindeki payı, eğitime verilen önemin göstergelerinden biridir. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri arasında yer alan nitelikli eğitim hedeflerinin gerçekleşmesine yönelik adımlara bakıldığında, eğitim bütçelerinin gayrisafi yurt içi hasıla oranının yüzde 4 ile 6 arasında olması gerektiği ortadadır. Türkiye, bu bütçe oranlarıyla ne yazık ki nitelikli eğitim için gerekli adımları atamaz. Millî Eğitim Bakanlığı bütçesi içinde eğitim yatırımları için ayrılan pay gerilemektedir. Bakanlık bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay 2002 yılında yüzde 17,18 iken bu oran 2018’de yüzde 8,38; 2019’da yüzde 4,88’dir ve 2020 için 4,65 olarak teklif edilmiştir. Eğitim yatırımları için ayrılan yüzde 4,65’lik oran son on yedi yılın en düşük oranıdır. “Nereden nereye” diyorsunuz ya eğitime yatırımda geriye doğru bir “nereden nereye” hikâyesi yazdınız. 2019 bütçesinin eğitim kademeleri ve okul türlerine göre dağılımına bakıldığında ise en fazla bütçe yüzde 59,9’la okul öncesi ve ilköğretim okullarına ayrılırken, en az bütçe yüzde 2,2’yla özel eğitim okul ve kurumlarına ayrılıyor. Türkiye’deki resmî okulların yüzde 83’ü okul öncesi ve ilkokul kurumlarıyken, tüm okullara ayrılan bütçenin ancak yüzde 60’ı bu kurumlara yöneliktir. Buna karşın resmî kurumların yüzde 17’sini oluşturan diğer okul türü ve kademeler ise bütçenin yüzde 40’ını oluşturmaktadır. Öğrenci sayılarına bakıldığında da resmî kurumlara giden öğrencilerin yüzde 75’i okul öncesi, ilkokul ve ortaokula devam ediyor.
En az harcama yüzde 0,6’yla fen liselerine yapılıyor, en kaliteli öğrencilerimizin okuduğu okullara. Bu arada, genel müdürlükler bakımından Din Öğretimi Genel Müdürlüğü bütçesi yıldan yıla dikkat çekecek bir oranda artıyor. 2015 bütçesi 2,5 milyar, 2016 bütçesi 3,88 milyarken yetmedi, 4,98 milyarla yılı tamamladı; 2017 bütçesi 3,94 milyarken yetmedi, yılı 6 milyarla tamamladı; 2018 bütçesi 6,6 milyarken bu da yetmedi; 7,7 milyarla yılı kapattılar. 2019 bütçesi 8,67 milyar oldu. 2020 bütçesi 9,9 milyar olarak planlandı. 2015’ten 2020’ye bu genel müdürlüğün bütçesi neredeyse 4 kat artmış oldu.
Devlet, okul türleri arasında ayrım yapmaz; devlet, bir okul türünü dayatmaz; devlet, bir okul türüne diğer okul türlerine ayırdığından daha fazla bütçe ayırmaz. Sayın Bakan, siz bir açıklamanızda diyorsunuz ki: “İmam hatip okullarımız vicdanı ve liyakati bilim ve teknolojiyle birleştirerek insanlığa hizmet etmenin yolunu açıyor.” Diğer okullarımız ne yapıyor Sayın Bakan, bunları yapamıyor mu?
Sayın Bakan, siz 2006 yılında Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı’ndan istifa ederek ayrılmıştınız. O gün sizi istifaya götüren gerekçeler neyse bugün aynı gerekçeler sizin Bakanlığınız döneminde de aynen devam ediyor. Kayırmacı kadrolaşma Millî Eğitimde liyakati yok etti. Sadece bir örnek vermek gerekirse, proje okullarına, yönetici atamalarına bakınız. Proje okullarında görevlendirilen 899 yöneticinin 774’ünün aynı sendikaya üye olması tesadüf olamaz. Bu atamalar Bakanlıkta mı yapılıyor, yoksa o sendikanın genel merkezinde mi?” diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Özel Hükümeti 3600 Ek Gösterge Üzerinden Eleştirdi
CHP Yalova Milletvekili Özcan Özel TBMM Bütçe görüşmelerinde söz aldı. Özel bütçe üzerinden AK Parti’ye yüklenerek 3600 ek gösterge ile ilgili düzenlemenin bir an önce yapılmasını istedi.
Bütçe görüşmeleri TBMM’de devam ediyor. Bu kapsamda söz alan CHP Yalova Milletvekili Özcan Özel AK Parti’yi öğretmenlere verdiği sözleri tutmamakla eleştirdi. AK Parti’nin 1.6 milyon kişiyi ilgilendiren 3600 ek göstergeye yönelik düzenlemeyi bir türlü yapmadığına da değinen Özel, “Bakanlığın 1 milyon öğretmeni var, birikimi var, tecrübesi var. İyiliği Deniz Feneri Derneği, Osmanlıcayı Hayrat Vakfı, para toplamayı İHH, sosyal etkinlikleri TÜGVA, TÜRGEV, Ensar Vakfı öğretecekse Millî Eğitim Bakanlığına ne gerek var? Seçimde 3600 ek gösterge sözü verdiniz, bitmedi, 13 Aralık 2018’de 2’inci Yüz Günlük İcraat Programı’na koydunuz. Yüz değil, üç yüz altmış beş gün geçti, 3600 ek gösterge sözü için hâlâ ne bekliyorsunuz? Simit Sarayının bile sorununu çözdünüz, öğretmenlere verdiğiniz sözü unuttunuz. Bu arada, günleri eksik diye atamadığınız 920 ücretli öğretmen de atamayı bekliyor. 2020 yılında 20 bin öğretmenin atanacağı açıklandı, 700 bin öğretmen atama bekliyor, 100 bin öğretmen açığı var. Sadece 20 bin öğretmen atayacaksınız öyle mi?” diye konuştu
Bütçeden milli eğitime ayrılan payın da her geçen yıl azaldığını vurgulayan Özel, “Eğitim üzerine konuşmak, sorunlarını ele almak; geleceği konuşmak, geleceği planlamaktır. Millî Eğitim Bakanlığı için bütçeden ayrılan pay, son üç yılda sürekli gerilemektedir. 2018 yılında 17,66 olan bu pay, 2019 yılında 16,81; 2020 yılı için teklif edilen tutarın bütçe içindeki payı ise 16,1’dir. 2016 yılından beri Millî Eğitim Bakanlığı bütçesinin her yıl yüzde 1 oranında küçüldüğü görülmektedir. Eğitime ayrılan kamu kaynaklarının büyüklüğü ve ülkenin toplam geliri içindeki payı, eğitime verilen önemin göstergelerinden biridir. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri arasında yer alan nitelikli eğitim hedeflerinin gerçekleşmesine yönelik adımlara bakıldığında, eğitim bütçelerinin gayrisafi yurt içi hasıla oranının yüzde 4 ile 6 arasında olması gerektiği ortadadır. Türkiye, bu bütçe oranlarıyla ne yazık ki nitelikli eğitim için gerekli adımları atamaz. Millî Eğitim Bakanlığı bütçesi içinde eğitim yatırımları için ayrılan pay gerilemektedir. Bakanlık bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay 2002 yılında yüzde 17,18 iken bu oran 2018’de yüzde 8,38; 2019’da yüzde 4,88’dir ve 2020 için 4,65 olarak teklif edilmiştir. Eğitim yatırımları için ayrılan yüzde 4,65’lik oran son on yedi yılın en düşük oranıdır. “Nereden nereye” diyorsunuz ya eğitime yatırımda geriye doğru bir “nereden nereye” hikâyesi yazdınız. 2019 bütçesinin eğitim kademeleri ve okul türlerine göre dağılımına bakıldığında ise en fazla bütçe yüzde 59,9’la okul öncesi ve ilköğretim okullarına ayrılırken, en az bütçe yüzde 2,2’yla özel eğitim okul ve kurumlarına ayrılıyor. Türkiye’deki resmî okulların yüzde 83’ü okul öncesi ve ilkokul kurumlarıyken, tüm okullara ayrılan bütçenin ancak yüzde 60’ı bu kurumlara yöneliktir. Buna karşın resmî kurumların yüzde 17’sini oluşturan diğer okul türü ve kademeler ise bütçenin yüzde 40’ını oluşturmaktadır. Öğrenci sayılarına bakıldığında da resmî kurumlara giden öğrencilerin yüzde 75’i okul öncesi, ilkokul ve ortaokula devam ediyor.
En az harcama yüzde 0,6’yla fen liselerine yapılıyor, en kaliteli öğrencilerimizin okuduğu okullara. Bu arada, genel müdürlükler bakımından Din Öğretimi Genel Müdürlüğü bütçesi yıldan yıla dikkat çekecek bir oranda artıyor. 2015 bütçesi 2,5 milyar, 2016 bütçesi 3,88 milyarken yetmedi, 4,98 milyarla yılı tamamladı; 2017 bütçesi 3,94 milyarken yetmedi, yılı 6 milyarla tamamladı; 2018 bütçesi 6,6 milyarken bu da yetmedi; 7,7 milyarla yılı kapattılar. 2019 bütçesi 8,67 milyar oldu. 2020 bütçesi 9,9 milyar olarak planlandı. 2015’ten 2020’ye bu genel müdürlüğün bütçesi neredeyse 4 kat artmış oldu.
Devlet, okul türleri arasında ayrım yapmaz; devlet, bir okul türünü dayatmaz; devlet, bir okul türüne diğer okul türlerine ayırdığından daha fazla bütçe ayırmaz. Sayın Bakan, siz bir açıklamanızda diyorsunuz ki: “İmam hatip okullarımız vicdanı ve liyakati bilim ve teknolojiyle birleştirerek insanlığa hizmet etmenin yolunu açıyor.” Diğer okullarımız ne yapıyor Sayın Bakan, bunları yapamıyor mu?
Sayın Bakan, siz 2006 yılında Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı’ndan istifa ederek ayrılmıştınız. O gün sizi istifaya götüren gerekçeler neyse bugün aynı gerekçeler sizin Bakanlığınız döneminde de aynen devam ediyor. Kayırmacı kadrolaşma Millî Eğitimde liyakati yok etti. Sadece bir örnek vermek gerekirse, proje okullarına, yönetici atamalarına bakınız. Proje okullarında görevlendirilen 899 yöneticinin 774’ünün aynı sendikaya üye olması tesadüf olamaz. Bu atamalar Bakanlıkta mı yapılıyor, yoksa o sendikanın genel merkezinde mi?” diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler