Koçal; “Önemli Olan Parti Çıkarı Değil, Yalova’nın Kötü Gidişini Değiştirmektir”

Yakup Koçal açıklamasında “Önümüzde ki seçimler için, Yalova halkının örgütlenmesi neticesinde oluşan güçlü potansiyel karşısında muhaliflerimizin karalamalara başlamasının nedenini anlayabiliyorum. Halka sunacak vizyonları ve projeleri olmayanların çaresizliği içindeler. Ankara’dan esecek siyasi rüzgarın beklentisi içinde olmaktan başka bir çıkış yolu bulamayanlar, siyasette alternatif oluşturmanın yolunun halkın örgütlenmesinden ve halkla iletişime geçmek gibi yoğun bir emek vermekten geçtiğini anlayacaktır. Bizim yaptığımız budur. Seçimi kazanacağımız konusunda oluşan kanaati hissettikçe, karalama kampanyasına hız verdiler. Ben, siyasete 95 yılında ANAP’a üye olarak başladım.2002 seçimlerinden sonra partinin dağılması ve Genel Başkanın ayrılması sonucunda bende parti üyeliğinde ayrıldım. 2007 yılında ANAP ve DYP’nin birleşme sürecinde oluşan DP’ye üye oldum. Geçmişte başka hiçbir partiye üyeliğim söz konusu değildir. 2004 Belediye seçimlerinden önce bağımsız bir konumda bulunurken, AKP, CHP ve DYP gibi birçok parti kendi adayları olmam için tekliflerde bulundular. O dönem AKP milletvekili olan Sayın Sükrü Önder’in önerisiyle, üye olmadan, aday adayı oldum. Ama maalesef bir takım ayak oyunlarına muhatap oldum ve sonraki süreçte, diğer partilerin kendi partilerinden aday olmam için açık tekliflerine rağmen, etik açıdan doğru olmaz düşüncesiyle, “Bağımsız” aday olmayı tercih ettim. Siyasi partilerin güçlerine dayanmak gibi kolay yolu seçmeyip, zor olanı tercih etmenin takdir edilmesi gerektiği kanaatindeyim. Şu anda DP üyeliğim devam etmektedir. Önümüzde ki seçimlerde de üyesi olduğum DP’nin aday adayıyım. Halkla gönül bağı kuramayanlar, siyasi varlıklarını genel siyasi rüzgarlara endekslemiş olabilir. Bizim ise, tam tersi, yani siyaset yapma zemini olarak sadece halkla bütünleşme anlayışına dayanmamızı, kavrayamamış olabilirler. Benim tercih ettiğim yolun zor ama etik ve kalıcı olduğu kanaatindeyim. Yalova’nın son yıllarda çok kötü yönetilmiş olmasının bedeli ağır olmaktadır. Belediye maalesef bir enkaza dönüşmüştür. Makus talihin değiştirilme ihtiyacı, hangi partiye sempati duyarsa duysun, tüm Yalovalıların ortak arzusudur. Bu seçimlerde parti taassubuna dayanan söylemden ziyade bu arzunun yerine getirilmesi için bir ‘çatı’ organizasyonu içinde, her kesime kucak açan, birlikteliği doğuracak yaklaşıma ihtiyaç vardır. Yaptığımız örgütlenme bu doğrultudadır ve halkta karşılığını bulmaktadır. Halkın oluşturduğu kartopu büyümektedir ve makus talih değişecektir. Önemli olan parti çıkarı değil, Yalova’nın kötü gidişini değiştirmektir, yani bu kentin geleceğidir” dedi.