Mehmet Gürel’den Vopak Açıklaması

Mehmet Gürel’in konu ile ilgili açıklaması şöyle; “Son günlerde Yalova Kamuoyunda tartışılan Vopak Kimyasal Depolama Tesisleriyle alakalı kişisel görüş ve önerilerim şunlardır.

Ben Mehmet Gürel olarak, kentimizde herhangi bir kimyasal depolama tesisinin yapılmasına şiddetle karşıyım. Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı olmam bu konu hakkında kişisel görüşlerimi söylemememi gerektirmez.

Zaten YTSO Meclisinin de böyle bir tesis Yalova da yapılsın veya yapılmasın diye bir kararı yoktur. Meclisimizde bu konu gündem olarak tartışılmış, konu hakkında detaylı ve bilimsel bilgi ve görüş toplama sürecine girilmiştir. YTSO’nun bu süreçte hukuki bir yetkisi bulunmamaktadır. Bu sebeple öncelikli yaklaşımı bu konuda ilgili birimlerin en doğru şekilde bilgilendirilmesi olabilir.

Bu veya buna benzer yatırımlarda ÇED raporunun alınmış veya alınacak olması benim için tamamen yeterli bir durum değildir.İlgili Kamu kurum kuruluşlarının her zaman kamu yararı adına en doğru kararı verdikleri yönünde kesin bir toplumsal tecrübe söz konusu olmayabilir.

Sorun siyasaldır. Yalova halkının seçtiği Yalova Belediye Meclis ve Yalova İl Genel Meclisi daha önce kentimizde bir kimyasal depolama tesisi yapılamamasını sağlamak amacıyla meclislerinde 1/25.000 lik çevre düzeni imar planı notlarında gereken plan notu değişikliğini yapmışlardır.Fakat Bakanlık yerelin verdiği bu ortak kararı dikkate almayarak re’sen Taşköprü Belediyesine bu tesis alanının imar planlarını gönderip askıya çıkartmıştır.Bu yüzden Vopak konusu siyasal bir konudur. Milletvekillerimiz, siyasi partilerin il başkanları toplanıp hükümete Yalova halkının isteğini sunmalıdır. Sivil toplum örgütleri de bu süreçte halkın sesini yetkililere duyurmakta etkin olabilirler.

Belediye ve İl Genel Meclisleri 1/25.000 lik plan notu değişikliği kararlarının önümüzdeki süreçte de arkasında durmaya devam ederlerse bu tarz bir yatırımın imar kanunlarına göre yapılabileceğini zannetmiyorum.

Şahsen çevreye duyarlı hiçbir sanayi yatırımına karşı değilim ve olamam fakat bu yatırım bir sanayi tesisi değil depolama tesisidir, yani burada bir sanayi üretimi söz konusu değildir.İçinde kimyasallarında bulunacağı bir depolama alanı söz konusudur.Deprem gerçeği düşünüldüğünde gereken önlemelerin çoğu alınsa da bu yatırımın bilemediğimiz bir tarih de insan sağlığı açısından riskli olma ihtimali çok yüksektir.

Bizlerin kentimizin geleceği ile alakalı duyarsız olmamız sessiz kalmamız söz konusu olamaz.Bu topraklar bizlerin ve bizden sonrakilerin sağlıklı huzurlu ve refah içinde yaşaması gereken topraklardır.Bu bağlamda bu kentte yapılan ve yapılacak her uygulama Yalova halkının her bireyini yakından ilgilendirir.

Çevre sağlığını etkileme olasılığında olan her türlü oluşuma karşı olmamız gerekmektedir. Sadece bu günü veya yaşayacağımız süreyi değil bizlerden sonrada bu ilde yaşayacakların haklarını düşünmemiz gerekmektedir.

Her konuda olduğu gibi bu konuda da Yalova daki en önemli olgunun kent planlarının; özellikle 1/25.000 lik planın olduğu görülmektedir. Yereldeki tüm yöneticilerin en kısa zamanda imar planlarını rant aracı olarak kullanılma sürecinden çıkartıp, kamu yararı temeline oturtması gerekmektedir.

Bu görüş ve öneriler hem mesleki hem de toplumsal etkileşim bağlamındaki şahsi yaklaşımlarımdır, tabi ki hukuk; kararlarına inanmamız ve uymamız gereken en önemli gerçektir. Önümüzdeki süreçte hükümetimiz Yalova halkının sesini duyacağını tüm içtenliğimle ümit ediyorum.”