Yılmaz, “Karbon Elyaf Türk Endüstrisinde Çığır Açacak”

Burada konuşan AKSA Genel Müdürü Mustafa Yılmaz, Karbon Elyaf kullanımının Türk endüstrisinde çığır açacağını söyledi.

AKSA Genel Müdürü Mustafa Yılmaz, dünyada giderek çeliğin yerini almaya başlayan bir hammadde olan karbon elyafın son kullanım alanlarının Türkiye’nin lokomotif endüstrileri arasında olması nedeniyle ülkemiz için önemli fırsatlar içerdiğini söyledi. “Sanayicimizin bugüne kadar kullandığı hammaddeleri ikame edecek stratejik bir ürünü artık Türkiye’de üretiyor ve onların hizmetine sunuyoruz” diyen Yılmaz, girişimcilere, işbirliği yapabilecekleri partnerleri bularak kaynaklarını ortak projelere yönlendirmeleri yönünde tavsiyede bulundu.
Dünya Gazetesi yazarı Rüştü Bozkurt “Türkiye, yeni yatırımlar için önünde önemli fırsatlar olan bir ülke” derken, Kocaeli Üniversitesi İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şevket Özden de karbon elyafın inşaat sektörü ve altyapı güçlendirmede çok önemli bir hammadde olduğunu vurguladı.

AKSA ve Dünya Gazetesi işbirliğinde, “Sıradaki Endüstri Devrimi ve Türkiye’nin Fırsatları: Kompozit & Karbon Elyaf” başlığıyla Yalova Halk Eğitim Merkezi’nde gerçekleştirilen toplantıda, Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ’ın moderatörlüğünde bir panel düzenlendi. Panele konuşmacı olarak, AKSA Genel Müdürü Mustafa Yılmaz, Dünya Gazetesi yazarı Rüştü Bozkurt ve Kocaeli Üniversitesi İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şevket Özden katıldı.

Toplantının moderatörlüğünü yapan Dünya Gazetesi Genel yayın Yönetmeni Hakan Güldağ açılışta yaptığı konuşmada AKSA tarafından üretimi gerçekleştirilen Karbon Elyaf’ın önemine değindi. Güldağ, “AKSA çok önemli bir başarıya imza attı. Çok stratejik bir ürünü bünyesinde geliştirdi. Türkiye kaç konuda Dünya’nın tepesine oynuyor. İleri teknolojide Dünya’nın en büyük 10 ülkesinden birisi AKSA sayesinde Türkiye’dir. AKSA’nın başarısı önemli. Ancak Türk sanayisinin Karbon Elyaf’la başarıyı yakalaması çok daha önemli” dedi.
Güldağ’ın ardından söz alan Yalova Belediye Başkanı Yakup Koçal ise, Karbon Elyaf’ın Yalova açısından da bir kazanıma dönüştürülmesi için planlamaların daha şimdiden yapılması gerektiğine vurgu yaptı. Koçal, “AKSA öngörü ile Dünya için, ekonomi ve ticaret için büyük önem taşıyan Karbon Elyaf üretimi için karar almış ve üretim aşamasına gelmiş. Bu Ülkemiz için de Yalova için de çok sevindirici bir durum. Bu materyali kullanarak üretim önümüzdeki günlerde ülkemizde de hızla gelişecek. Bunu Yalova için bir kazanca dönüştürmemiz gerekiyor. İkincil üreticilerin Karbon Elyaf’ın üretildiği fabrikaya yakın olmak isteyecekleri ortada. Biz bunu ilimiz açısından bir menfaate dönüştürmeliyiz. Bu yöndeki planlamaları daha şimdiden yapmaya başlamalıyız. Bu çalışmaları yaparken de AKKÖK Şirketler Grubu’nun önderliğinde çalışmaları gerçekleştirmeliyiz” dedi.

AKSA fabrikasının üretimine yönelik ferileri paylaşarak konuşmasına başlayan AKSA Genel Müdürü Mustafa Yılmaz da, son yıllarda özel ürünler geliştirmeye yöneldiklerini ve 2009 Mayıs ayında devreye giren 1.500 ton/yıl kapasiteli karbon elyaf üretim tesisinin de bu stratejinin bir sonucu olduğunu vurguladı.
Karbon Elyaf’a bağlı üretimlerin önümüzdeki gönlerde ülkenin lokomotif endüstrisi haline döneceğini dile getiren Yılmaz, “Karbon elyaf, 21. yüzyılın en stratejik hammaddelerinden biri. Çelikten 3 kat daha kuvvetli, 5 kat daha hafif olması ve üstün özellikleri nedeniyle dünyada giderek çeliğin yerini alıyor. Ülkemizde kompozit sektörü bugüne kadar cam elyafına bağlı olarak gelişmiş. Oysa karbon elyafın son kullanım alanlarının Türkiye’nin lokomotif endüstrileri arasında olması, ülkemiz ekonomisi için önemli fırsatlar içeriyor. Otomotiv, denizcilik, bina güçlendirmesi, rüzgar türbini kanatlarının üretimi ve basınçlı kap endüstrisinin, Türkiye’de karbon elyaf takviyeli kompozit endüstrisinde öncelikli olarak gelişeceğini öngörüyoruz” dedi.

AKSA’nın çevresinde ileri malzeme teknolojilerini kullanan sektörlerden ve bu ürünleri pazarlayacak şirketlerden oluşacak bir ‘Karbon Elyaf Vadisi’ hayal ettiklerini belirten Yılmaz, “Bunun anlamı, hem Yalova hem de Türkiye için binlerce iş yeri ve yüzlerce kaliteli istihdam demektir” dedi.
Kompozit sektöründe en önemli sorunun, yatırımları destekleyecek ve cesaretlendirecek güçlü bir iç pazarın eksikliği olduğunu ifade eden Yılmaz, siyasi iradeye ve yetkili mercilere bu konuda büyük rol düştüğünü belirttiği konuşmasına şöyle devam etti: “Türkiye toplam enerji üretimi içinde rüzgar enerjisi payını artırmayı bir ülke politikası olarak benimsemiş ise ‘türbin’in Türkiye’de yapılması konusu da desteklenmelidir. Türbin kanatları, kompozit malzemeden üretilmektedir. Ülkede bu tarz bir üretimin varlığı, diğer ara kademe üreticilerin de değer zincirine katılımını sağlayacaktır.”
İç pazarın oluşmadığı bir yerde dış pazarlarda rekabetçi olmaktan söz edilemeyeceğini belirten Yılmaz, sanayicilere, “Bugüne kadar kullandıklarınızı ikame edecek çok değerli bir hammaddeyi, artık Türkiye’de sizin için üretiyoruz. Bu stratejik maddenin nimetlerinden faydalanabilmek için yapmanız gereken tek şey, işbirliği yapabileceğiniz uygun partnerleri bulmak ve kaynaklarınızı ortak projelere aktarmaktır‘’ diye seslendi.
Yılmaz’ın ardından söz alan konuşmacılar Dünya Gazetesi yazarı Rüştü Bozkurt ve Kocaeli Üniversitesi İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şevket Özden ise sunumlarında Karbon Elyaf ve ülkemiz için taşıdığı önem hakkında detaylar verdiler

Karbon elyaf, özel akrilik elyafın oksitleme ve karbonlaştırma proseslerinden geçirilmesiyle oluşan elyaf türüdür. Elyaf liflerinin yanıcı olmayan atmosferde 1.500°C'lere kadar ısıtılarak %95’in üzerinde karbonlaşmasıyla üretiliyor.
Karbon elyaf, uygun reçineler ile birleştirilip kompozit haline getirildiklerinde olağanüstü dayanıklılık, düşük korozyon ve düşük yoğunluk özellikleri gösteriyor. Düşük yoğunluğunun getirisi olarak benzer dayanıma sahip malzemelere kıyasla düşük ağırlıkta. Aynı zamanda yüksek ısılarda özelliğini koruma ve yüksek yorulma dayanımı özelliklerine sahip.

AKSA’nın 1968 yılından bu yana oluşturduğu akrilik elyaf sektör tecrübesine, AKSACA markasıyla eklediği kompozit endüstrisinin hammaddesi olan Karbon Elyaf, üstün özellikleriyle geleceğin malzemesi olarak nitelendiriliyor.
Karbon elyaf, çeliğe göre 3 kat daha dayanıklı ve 5 kat daha hafif, stratejik önem taşıyan bir elyaf türü.
AKSA’nın kendi laboratuarlarında geliştirdiği teknolojiyle ürettiği karbon elyaf, ağırlıklı olarak, uzay ve havacılık sektöründe, savunma sanayisinde, kara ve deniz taşımacılığında, endüstriyel malzemelerde, bina ve alt yapı güçlendirmelerinde, rüzgâr santrallerinde ve spor malzemelerinde kullanılıyor. Birçok uçak, uydu ve roket sistemi, kişisel koruyucu ekipmanlar, basınçlı kaplar ve Formula 1 yarış arabalarının iskelet sistemlerinde de karbon elyaf yoğun olarak tercih ediliyor.

Dünyada sadece 35 bin ton üretilebilen ve stratejik öneme sahip bir ürün olarak kabul edilen karbon elyafın üretimi, global pazarda sadece Japonya, ABD, Almanya, Fransa, İngiltere Macaristan, Çin ve Tayvan tarafından gerçekleştiriliyor. NASA’nın yanı sıra Boeing ve Airbus gibi havacılık firmalarının da uçaklarında kullandığı karbon elyaf teknolojisi diğer ülkelere satılmayarak sır gibi saklanıyor.

Ürün portföyünü genişletmek ve katma değerli ürünlerini artırmak amacıyla Karbon Elyaf yatırımı yapan AKSA, dünyada sadece 8 ülkede üretilen uzay çağı teknolojisinin hammaddesi “Karbon Elyaf”ı Türkiye’de üreterek, ülkemizin adını dünya karbon ligine yazdırdı. Kendi teknolojisini oluşturan ve bunu bir ilke haline getiren AKSA’nın 2006 yılında pilot üretimine başladığı karbon elyaf da %100 Türk mühendislerinin ürünü. AKSA, 2009 yılının ikinci yarısı itibariyle, yılda 1.500 tonluk üretim kapasiteli hattında AKSACA markası ile dünya pazarı için karbon elyaf üretimine başlamış durumda.