ÖSS Sınavlarına Girecek Olanlara “ İnce” den Bir Mesaj

CHP Yalova Milletvekili ve TBMM Milli Eğitim Komisyonu üyesi  Muharrem İnce, hafta sonu yapılacak ÖSS sınavları  öncesi, öğrencilere  bir mesaj yayınladı. İnce, mesajında değişen, gelişen ve hızla dönüşen dünyada yer alma kavgasını sürdüren Türkiye için gençlerin en üst düzeyde kaliteli eğitim almaları, ulusal davamız olmasına karşın 30 yılı aşkın bir süredir başta Üniversiteye giriş sınavı olmak üzere çocuklarımızı birer sınav yarışçısı haline getirildiğini söyledi.

İnce “ öğrencilerin yaşamlarını birkaç saatte altüst etme becerisine sahip Türkiye dışında bir başka ülke var mıdır ? bilmiyorum” dedi. İnce açıklamasını “  Sınava saatler kala gençlerimize iyi şeyler söylemeyi çok isterdim. Biliyorum ki meslektaşlarım bunu en iyi şekilde yapmışlardır. Benim söyleyeceğim tek şey; onlara başarılar dilemek ve “Yaşamın =180 dakika”dan ibaret olmadığını hatırlatmaktır.” dedi.

Yıllarca ÖSS sınavına öğrenci yetiştirmiş, hazırlamış biri olarak gençlerin, velilerin, nasıl sıkıntılar çektiklerini yakından bildiğini vurgulayan İnce açıklamasını şöyle tamamladı; “ Çocuklarımızın İlkokul sıralarından başladıkları sınav koşusu, onları böylesine önemli bir sınava daha girerken, yorgun, bitkin ve çaresiz bırakıyor. Birkaç ay önce yapılan kapsamlı bir araştırmada öğrenciler, kendilerine yöneltilen “üniversite giriş sınavına hazırlanmak sizi nasıl etkiliyor” sorusuna %88 oranında “bunaltıyor, yoruyor, sıkıyor” cevabını vermişlerdir.  Gençlerimizi bu denli ağır psikolojik baskı altında sınava hazırlanmanın savunulacak hiçbir yanı yoktur. Sorunları, zamanın salınımlarına bırakıp seyirci kalmak, masa başında günah keçisi icat etmek, siyasi iradenin sorun çözme yöntemi olamaz.  Artık üniversiteye giriş sınavını bu şekilde sürdüremeyiz. Sorunu görmek ve çözüm noktasında adımlar atmalıyız. Eğer zamanında bu adımları atmazsak bir yada birkaç yıl içinde bu sınav, başlı başına önemli bir toplumsal sorun haline gelebilir, görmek ve yaşamak istemeyeceğimiz olaylara yol açabilir, yada bu olayların en önemli gerekçelerinden biri olabilir.”