Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Vali Yılmaz’ın 15 Temmuz Mesajı

Yalova Valisi Tuğba Yılmaz 15 Temmuz Şehitlerini anma, demokrasi ve Birlik Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Haber Giriş Tarihi: 15.07.2017 12:01
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
Kaynak: Haber Merkezi
yalovamiz.com
Vali Yılmaz’ın 15 Temmuz Mesajı

Vali Yılmaz’ın mesajı şöyle; “Türk milleti, yaklaşık bin yıldır, Malazgirt’te Sultan Alparslan’ın açtığı yolda, İznik’te Süleyman Şah’ın diktiği bayrağın altında, İstanbul surları önünde Fatih’in, kutsal topraklarda Yavuz’un izinde ilerlerken, feyzini de Ahi Evran gibi, Mevlana gibi, Hacı Bektaş Veli gibi, Hacı Bayram Veli gibi, Yunus Emre gibi gönül erlerinden almıştır.

Milletlerin tarihlerinde dönüm noktaları vardır. Bizim tarihimizde nasıl 1071, 1299,1453,1923 dönüm noktasıysa, 15 Temmuz 2016 tarihi de bir dönüm noktasıdır.15 Temmuz takvim yapraklarından herhangi bir tarih değildir. 15 Temmuz, ülkemizin ve Aziz Milletimizin, sırtından vurulduğu çetin bir günün adıdır. En son Anadolu’nun işgalinde yaşadığımız vahşeti ve caniliği  o gece ‘Ateş serbest, ezin, taviz yok, sakın tereddüt etmeyin vurun’  sözleriyle evlatlarımızın şehit edildiği, yaralandığı 15 Temmuz gecesinde yaşadık. O gece bir tarafta milletin tankını millete doğrultan hainler, diğer tarafta da tankları durduran aziz milletimiz vardı. O gece bir tarafta ruhunu ve vatanını 1 dolara satan alçaklar, diğer tarafta ise ‘Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda’ diye haykıran vatan âşıkları vardı. Bir tarafta çıkarları için ölüm kusanlar, diğer tarafta istiklali ve istikbali uğruna şehadet için ölüme koşanlar vardı.

15 Temmuz gecesi ne kadar şer bir gece olarak başladıysa, 16 Temmuz sabahı o kadar hayırlı bir gün olarak ülkemizin üzerine doğmuştur. Dilimizde ikbalden mutluluğa, nimetten kudrete, büyüklükten servete kadar pek çok anlamı içinde barındıran devletin gerçek sahibinin millet olduğu 15 Temmuz’da tescil edilmiştir. O gece “halkın üzerinde ben bir güç tanımadım” diyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın milletini, ülkesini, vatanını seven herkesi meydanlara çıkmaya, devletini ve demokrasiyi sahiplenme çağrısı üzerine dilinde tekbir, göğsünde iman, elinde bayrağımızla meydanlara inen Aziz Milletimiz sayesinde hain kalkışma bertaraf edilmişti.

15 Temmuz gecesi destanını yazan kahramanlar bir kez daha göstermiştir ki İstikbal aziz milletimizindir. İstikbal, Anadolu bozkırlarında Ömer HALİSDEMİR gibi şeref timsali askerler yetiştiren babalarındır! İstikbal, ‘bir bacak nedir ki, vatan için feda olsun’ diyen gazilerimizindir. İstikbal, bir yıllık hasadını, çocuklarının rızkını ülkesi için gözünü kırpmadan ateşe veren çiftçilerindir. Şair  ‘Hem sütümden, hem kanımdan, hem canımdan bu sendeki huy ey oğul’ diyor ya, istikbal, işte Abdullah Tayyip OLÇOK gibi henüz 17 yaşında körpe bir fidanken babasıyla beraber şehadete yürüyen asil gençlerindir. İstikbal, ellerinde bayrakları, dillerinde duaları, yüreklerinde imanlarıyla tankların karşısında set kuran kadınlarındır. İstikbal, 29 gün boyunca vatan için, iradesi için, bağımsızlığı ve geleceği için nöbet tutan tüm Türkiye’nindir.

Türkiye’yi parçalayacaklarını, devleti teslim alabileceklerini sanarak,                     15 Temmuz gecesi harekete geçen hainler, ertesi gün akşam olmadan milletimiz tarafından hüsrana uğratılmışlardır. Bu darbe girişimi Milletimize, Birlik ve Beraberliğimize, Milli İrademize, Şanlı Ordumuza, Demokrasimize, Cumhuriyetimize ve aydınlık yarınlarımıza karşı yapılmıştır. İstiklal Marşımızda ifade edildiği gibi, “Yurdumuzun üzerinde tüten en son ocak sönmeden” kimsenin bu bayrağı indirmeye, bu milleti esir etmeye, bu vatanı işgal etmeye gücü yetmez. Ecdadımız yüreği, bileği, kanı ve canı pahasına emanet ettiği bu vatanı biz de 15 Temmuz’da, aynı bedeli ödeyerek ülkemizi gelecek nesillere bırakma konusunda ne kadar kararlı olduğumuzu tüm dünyaya bir kez daha gösterdik. Bize ve bizden sonra gelenlere düşen görev; tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet ülküsüne sıkı sıkıya sahip çıkmaktır.

15 Temmuz 2016 gecesinin, TBMM’nin tarihinde de ayrı ve özel bir yeri olacaktır. O gece Meclisimiz hainlerce bombalanırken, Adalet Bakanımız Sayın Bekir BOZDAĞ’ın Meclis kürsüsünden, “Sayın Başkan, Meclis’i burada kapatıp aşağı (sığınağa) gidersek bu millet meydana gelmez. Bu millet, “Bunlardan Meclis korktu” der. Bizim burada yapacağımız şey, burada ölmektir.” sözleri meclis duvarlarında yankılanmış ve Milletvekillerimizin ölümü göze alarak milli iradeye sahip çıkmasıyla Meclisimiz ikinci defa Gazilik payesini hak etmiştir. Nasıl ki açılışından 97 yıl sonra TBMM’nin Kurtuluş Savaşı’ndaki kahramanlığını unutmuyor ve unutturmuyorsak, ikinci kez Gazi olan Meclisimizin 15 Temmuz kahramanlığını da asırlar boyu unutmayacağız, unutturmayacağız.

Sevgili Gençler;

Türkiye’nin bir daha 15 Temmuz gibi felaketlere uğramaması için en büyük görev siz gençlerimize düşüyor. İki şeye aynı anda sahip çıkmak mecburiyetindesiniz. Birincisi; inancımıza, tarihimize, medeniyetimize, kültürümüze;  İkincisi ise; ülkemize, milletimize, mağdurlara ve mazlumlara sahip çıkmaktır.

Değerli Yalovalı Hemşehrilerim,

Aziz Milletimiz, inancı, bayrağı, ülkesi, geleceği için gerektiğinde ölümün üzerine koşarak gidebileceğini 15 Temmuz’da tüm dünyaya bir kez daha gösterdi. Bizim milletimizin ölüme bakışı öyle başkaları gibi değildir. Bizim kültürümüzde şehitlik ve gazilik iki güzelden biri olarak ifade edilir. Aziz Milletimiz o gece iki güzelden hangisi olursa onu arzulayarak sokakları, meydanları doldurdular. Bilinmelidir ki o gece adeta ölümü öldürerek sokakları, meydanları dolduran milyonlarca vatandaşımız içinden şehitlik ve gazilik şerefine layık olanlar isimlerini tarihe altın harflerle yazdırdılar.  O karanlık gecede ülkemizin her ilinde olduğu gibi Yalova’mızda da tüm farklılıkları bir kenara bırakarak kadınıyla, çocuğuyla, yaşlısıyla, genciyle 7’den 77’ye tüm halkımızla birlikte ilk andan itibaren meydanları dolduran, 29 gün boyunca meydanları asla boş bırakmayan çok Kıymetli Yalovalı Hemşehrilerime şükranlarımı sunuyorum. Unutulmamalıdır ki Türkiye’nin tüm renkleriyle, bağımsızlığına ve geleceğine yönelik atılan bu adımlar, vatanımıza sahip çıkmanın ilanı ve ispatıdır. Bu manzara, bin yıllık vatanımızın tek bir taşına dahi göz dikenlerin ödemeyi göze almaları gereken bedelin ilanı ve ispatıdır. Bu manzara Türkiye’nin 2023, 2071 hedeflerine ulaşacağının ilanı ve ispatıdır.  Bu duygu ve düşüncelerle, 15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Gününün birinci Yıldönümünde, tüm fertleriyle tek yürek, tek bilek olmuş, iradesini bir avuç darbeciye çiğnetmeyen, bu uğurda canı pahasına mücadele eden Aziz Şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyor, Kahraman Gazilerimize ve Aziz Milletimize şükranlarımı sunuyorum.”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.