Nasıl oluyor da İndirimin adı “ Kara” oluyor anlaşılır değil. Bu indirimin yapıldığı ülkeler kervanına bizim ülkemizi de ekliyorlar …Satış patlaması bekliyorlar herhalde. Bu firmalara tepki veriyorum ve diyorum ki : “ Bu kampanya adı altında hangi ürününüz olursa olsun sizden alışveriş yapmayacağım.”. Sanıyorum en etkili tepki de bu olsa gerek.. Sosyal medyada bu indirim kampanyasını uygulayan şirketler tüketici tarafından Kara Listeye alındı bile. Siz ne yaptığınızın farkında mısınız? Eğer farkındaysanız yemezler… Farkında değilseniz de kusura bakmayın global açlık sizi yer bitirir.

Cuma günü inancımız gereği bayramımızdır. Diğer günlerden farklıdır elbette. Lakin  ürününü satmak isteyenlerce indirim kampanyasının bu adla adlandırılarak ülkemizde mağaza vitrinlerinde “Black Friday” denilerek satış yapılacağını umuyorlarsa yanılıyorlar. Ciddi bir tepki sosyal medyadan yayılıyor. Eğer devam ederse de bu tepkinin boyutu daha da artacağa benziyor…düşünce farklılığı çatışma ve ayrımcılığa neden olmamalı. Ama karşındakine de hakaret boyutuna varmamalı. Kampanyaya katılan firmalar birer birer yaptıkları yanlışı anlamaya başladılar. Tüketici olarak bireysel olarak “ Black Friday” yazan mağazadan yada internetten satış yapan şirketlerden alışveriş yapmayarak ekonomik yaptırımımı uyguluyorum.

Yalnız burada konunun başka boyutunu dikkatlerinize sunmak istiyorum. Günler üzerinden insanları ayırımcılığa sürüklemek için bu konuyu kaşımalarına da izin vermemek lazım. Bir başkasına saldırarak, yada kötüleyerek kimse üste çıkamaz. Bu gemide yaşayan herkes sorumluluk sahibidir. Globalleşen dünyada krizler de globalleşirken,  dünyanın bir ucunda çıkan bir kıvılcım diğer tarafta yangına neden olabiliyor. “Kara Cuma “ söylemi inanç farklılıklarının ortaya çıkartacağı nifaklara sebep olmasına izin vermeden, sosyal medyadaki  paylaşımlara hassasiyet gösterilmeli. Günler üzerinden kimse ayırımcılık yapmasın lütfen. Her gün iyi değerlendirildiği zaman, insanlığa bir katkı yapıldığı zaman anlam taşır. Kişisel değil, toplumsal bakılabiliyorsa insanlık adına çok şey yapılmasına yol açılmış olur. Yoksa tüketim çılgınlığının adı “ kara”  da olsa “ ak ”  da olsa aynıdır. Açlıktan, savaştan dolayı her gün yüzlerce çocuk ölüyorsa buna hepimizin vebali vardır. Herkes kendi hissesine düşen insanlıktan nasip alma anlayışını bir değerlendirsin bakalım. Ne kadar dünyaya , çevremize, iyi olana katkımız var? Gelecek adına ne bırakacağız? Tüketerek tükenen insanlık mı ? Yoksa daha iyi bir dünya için karşılıksız çalışan bireyler mi?

Dünyaya  nasıl bakarsanız öyle görürsünüz.  Pozitif bakalım, ak (White) bakalım ki dünyamız da, geleceğimiz de iyi olsun. Çocuklarımıza savaş olmayan, insanın insan olma şerefiyle yaşadığı iyiliğin hakim olduğu bir dünya… Çok zor değil bunu yapmak. Önce Black , White olsun bakalım, dünyada neler değişecek. ?