Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Sosyalleşemeyen Sosyal Medya

Yazının Giriş Tarihi: 17.04.2018 14:41
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.04.2018 14:41

Yanlış giden birşeyler var.Bireysel olarak ikili diyaloglarımızda  bile  örf ve adetlerimize göre tutum alır, karşımızdakine nezaket gösteririz. Karşımızdakinin sözü bitmeden konuşmaya başlamaz, dikkatli ve yüzündeki mimiklere göre vucut dilimiz oluşur. Duygu yüklü bir etkileşimde hissiyat ön plandadır. Bir bakış, bir iç geçirme bile çok şeyi  ifade eder, anlatır.

Gelelim günümüze… Her şey sanal..Tanımadığımız yüzlerce kişi sosyal medyada arkadaşımız.Her gün binlerce paylaşım cep telefonumuzun ekranına yansıyor.Sesli, görüntülü,videolar, imajlar… Gece yarısı yatağınızdan fırlatan WhatsApp bildirimi… Adeta bombardıman altındayız. Gerekli, gereksiz, zamanlı, zamansız bunca yoğun iletişim karşısında bazen cep telefonumu sessize almak zorunda kalıyorum.Bu iletiler arasında çok önemliler tabii ki gözden kaçıyor doğal olarak. Hele bir de WhatsApp gruplarında iletişimin inceliklerini bilmeyen ve grubun genelini ilgilendirmeyen konularda neredeyse bireysel karşılıklı  yazışmaya varan paylaşımlar insanı çileden çıkartmıyor mu?  “Durdurun dünyayı inecek var” deyip gruptan çıkamıyorsunuz. Grupta kalmak eziyet vermeye devam etse de kalmaya çaba sarfediyorsunuz. Başta okumamaya , sonrasında toplu mesaj silmeye başlıyorsunuz. Ta ki bir gün yakın bir arkadaşınız neden bir şey demedin grupta dediğinde şaşkın ve ilk kez duymanın verdiği mahcubiyet ile ne diyeceğinizi bilemiyorsunuz. Hepsini takip etmek inanın bir mesai…

Sosyal medya boyutu ile bakıldığında sanal alem o kadar yaşamımıza girmiş ki, artık yaşam sanal olmuş… Hele bir de gezdiğini, yediğini, içtiğini paylaşanlar var ki ne diyeceğimi bilemiyorum. Sofra paylaşmak kadar yanlış bulduğum bir şey yok. Afiyet olsun  da,  bunu cümle alemle paylaşmanın anlamı nedir?  Gelir düzeyi az olan insanlar için haksızlık olmuyor mu? Tatile gittin, iyi güzel ama tatil pozunu verirken tatile gidemeyenleri düşündün mü hiç? Ben doğa aşığı bir kardeşiniz olarak güzel bir manzarayı herkesin de görüp ruhunun açılmasını isterim. Özellikle Karadeniz bölgesinin ırmaklarını, dağlarını, yaylalarını, ağaçlarını, kuşlarını, çiçeklerini velhasılı herşeyini özlemle  fırsat buldukça paylaşırım. Fakat hiçbir doğa manzarasında ben olmam….

Paylaşım yapmanın da örfi ananevi değerlerimiz içinde kurallarının olması gerekiyor diye düşünüyorum. Bir de paylaşımların altında yüzlerce ve saatlerce adeta yorum savaşları var. Saatlerini insanlar yorumlara cevap vermek için harcıyorlar. Kim benim paylaşımımı beğenmiş, paylaşmış merakı da az zaman almıyor. Sosyal medya kendisini teknolojik olarak geliştiren yazılımları ile aklımızı başımızdan almadan telefonu elimizden bırakmamız gerekiyor. Özellikle evde “ Elektrikler kesildiği için internet yoktu. Evdekilerle tanıştık, iyi insanlarmış” espirisine doğru her geçen gün yaklaşıyoruz. Ailede sohbet yerine herkesin içine düştüğü telefon ekranı yerine aileyi birbirine daha sıkı ve duygusal bağlarla bağlayıcı, olması gereken yuva sıcaklığına geri dönülmeli.

Kalabalıklar içinde yanlızlaşan neslimize daha fazla kitap okumayı, düşünmeyi , tefekkür yapmayı nasıl öğreteceksek, konunun önemini nasıl kavratacaksak zaman geçmeden birşeyler yapılmalı. Google ‘dan ara bul, kopyala yapıştır mantığı ile yetişen bir nesil yerine, araştıran, emek eden ve en önemlisi de özgün düşünen bir yapıya, mantaliteye kavuşturmalıyız.Eğitimcilerin alanına girdik bu aşamada ama görünen köy maalesef böyle…

Siz ne dersiniz ?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.