“Logo Yürüyen Köşk Olmak Zorunda”

Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Suat Cebeci’nin, üniversite logosunun değiştirilmesi konusundaki sözlerine sert şekilde tepki verdi. Yalova’nın marka değeri olan Yürüyen Köşk’ün Yalova Üniversitesi’nin logosu olmasının gerekliliğinin altını çizen Salman, “Geçen rektör vekili Prof. Dr. Güler Erkan üniversitenin logosunun yeniden Yürüyen Köşk olmasına yönelik bir adım atmıştı. Bu kentin tanıtımı için bir markaya ihtiyacı var. Bu kentin bir numaralı markası da Yürüyen Köşk’tür.  Belediye Başkanı olduğum günden beri Yürüyen Köşk’ün tanıtımı için yurtiçi ve yurtdışında tüm gayretimi sergiledim. Her yerde anlattım, reklamını yaptım. Hal böyleyken. Biz burada kendimizi parçalarken Yalova’nın üniversitesi logosundan Yürüyen Köşk’ü çıkartamaz. Logoya yeniden Yürüyen Köşk’ü koyacağım diyen bir rektörün ardından yeni gelen rektörün, ‘en düşünmüyorum’ demesini de ben manidar buluyorum. O logo güzel falan değil. Yalova’yı hiç çağrıştırmıyor. Yalova ile yakından ya da uzaktan alakası yok. Ne olduğu belli değil. Ben Yalova’da kimsenin beğendiğini de düşünmüyorum. Yalova Üniversitesi’nin logosunda Yürüyen köşk olmalıdır. Olmak zorunda. Bu kentin Üniversitesi bu kentin tanıtımına maksimum katkı sağlamak zorunda. Yürüyen Köşk dünyada ilk ve tek olan ve başka bir örneği bulunmayan bir yer. Bunu en iyi de üniversitede rektörlük yapan kişilerin algılaması ve doğru yorumlaması lazımdır” dedi.

“Bana hesabını sorarlar”
Bu konuda halkın bir gün kendisine hesap soracağına da değinen Salman, “Ben Belediye Başkanı olarak bir anlamda bu kentin sahibiyim. Belediye Başkanları görev yaptıkları kentlerin babasıdır, hamisidir, sahibidir. Halkın seçtiği insanlardır. Şehri emindir. Bürokratlar gelir gider ama seçilmişler hep o kenttedir.  Biz de hep buradayız. Yarın bugünün hesabını halk bizden sorar. ‘Senin zamanında bu olmuştu ve sen gerekeni  yapmamıştın. Sahip çıkmamıştın’ derler.  Bu nedenle de Yalova Üniversitesi’nin durumu beni çok üzüyor.  Yalova Üniversitesi’nde okuyan çocuklar Türkiye’nin en şanssız üniversite öğrencileridir. Yalova Üniversitesi rektörlük binası yapacağına fakülte binası yapmalıydı. 10 milyonluk bağış alındı AKSA’dan. O para ile fiziksel şartlar karşılanmalıydı” diye konuştu.

“Üniversite kentle bütünleşemedi”
Yalova Üniversitesi’nin kurulduğu günden beri Yalova ile bir türlü bütünleşemediğini vurgulayan Salman, “Öbür yandan eğitim öğretim kadrosunda ciddi sıkıntı var. Bana gelen bilgide Yalova Üniversitesi’nin Sakarya Üniversitesi’nin arka bahçesine dönüştürüldüğü belirtiliyor. O nedenle de bir türlü istenen kalitenin yakalanamadığı ve bu şartlarla da yakalanamayacağı bilgisi var. Bu beni gerçekten üzüyor. Kentin üniversite ile bütünleşmesi bir türlü sağlanamadı. Kent daha yeni yeni bir üniversitenin varlığının farkına varmaya başladı. Üniversitenin kötü gidişi Yalova’ya da olumsuz yansıyor. Ben Yalova Üniversitesi için belediye başkanı olmadan önce de olduktan sonra da maddi manevi yapmaya çalıştım. Ama üniversiteden o yaklaşımı ve samimiyeti bugüne kadar çok az gördüm” şeklinde konuştu.