“Bu Milleti Yok Etmeye Kimsenin Gücü Yetmez”

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İl Teşkilatı, Çanakkale Zaferi2nin 103. yıldönümü dolayısıyla bir konferans düzenledi. Konferansa konuşmacı olarak Doç. Dr. Bayram Kılıç katıldı. Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonu'nda düzenlenen konferansa, AK Parti İl Başkanı Yusuf Ziya Öztabak, Merkez İlçe Başkanı Umut Güçlü, İl Genel Meclisi Başkanı Yaşar Demirel ile MHP'li parti yöneticileri ve çok sayıda vatandaş da katılım sağladı.  Konferansın açılış konuşmasını yapan MHP İl Başkanı Hasan Topçular, Afrin zaferine vurgu yaptı. Topçular konuşmasında, “Bildiğiniz gibi, Türk milletinin, Mehmetçiklerimizin, şehitlerimizin, gazilerimizin 1915 Martın’da, canları kanları pahasına düşmana dur diyerek, Türk ve dünya tarihinin eşsiz, benzersiz altın sayfalarından biri yazdığı yerdir Çanakkale. Türk askerinin, Mehmetçiğimizin imânıyla, asil ve mübârek kanıyla; ateşi, barutu, çeliği yendiği, tek dişi kalmış canavarı boğduğu yerdir Çanakkale. Kanlarıyla sulayıp canlarıyla yoğurarak vatanlaştırdıkları her karış toprağımıza, kazandıkları eşsiz deniz zaferiyle bir kez daha Türk mührünü vuran aziz şehitlerimizin, gazilerimizin abideleştikleri; sömürgeci armadaları darmadağın ederek 'Çanakkale Geçilmez' dedikleri, dedirttikleri; altın harflerle bir kez daha ve yeni bir destan yazdıkları yerdir. Çanakkale’ye, gözlerinde nefret, yüreklerinde öldürme arzusu ve sınırsız bir kin ve nefret ile kandırılmış bir yığın köleleriyle; Türk milletini boğmak, halkımıza kan kusturmak, soyumuzu-sopumuzu yok etmek için; suları yaran, ateş kusan, ölüm yağdıran, çelikten donanmalarıyla gelmişlerdi. Onlar, her şeyi en ince ayrıntısına kadar planlamışlardı belki. Ancak, Kızılelma sevdalısı alperenlerimizin iman dolu göğüslerini, Mehmetçiklerimizin damarlarındaki asil kanını; Nusret Mayın Gemisini, Tophaneli Yüzbaşı Hakkı Bey’imizi, Cideli Mehmet Çavuş’umuzu, Edremit Havranlı Seyit Onbaşı’mızı, Erzincan Kemahlı Oğuz Onbaşımız ve oğlu Mustafa’yı, Yahya Çavuşumuzu ve yiğitlerini, Hasan’ımızı, Mevsuf’umuzu, 33 yılda bin bir emekle yetiştirdiğimiz gençlerimizi.Ve gelelim bu günümüze, 18 Mart 2018’e. Türk milletini boğmak, halkımıza kan kusturmak, soyumuzu sopumuzu yok etmek isteyenler, görünürde, her köşesine en modern silahları yığmışlardı, sözde her tarafını beton tünellerle donatmışlardı Afrin’in.  Onlar, ‘Bizi beklemeyin !”, ‘Kızıl elmaya gidiyoruz !’ diyen şerefli ordumuzun yiğit evlatlarının, bozkurt yüreklilerinin, çelik bileklilerin Çanakkale şehitlerimizin, gazilerimizin torunları olduklarını unutmuşlardı demek ki. Şerefli Türk Ordusu’yla birlikte Özgür Suriye Ordusu; 57. Alay şerefine, 58. günü sabah namazını kılıp zafer için Allah’a el açtılar ve saat 8:30’da Afrin’e girerek mazlumlarımız için, masumlarımız için Zeytin Dalı Harekatını taçlandırdılar. Sevdâmız vatandır, bayraktır, Kur’an’dır, ezandır bizim. Ülkümüz Allah’ın rızasını kazanmak, Türk milletini sonsuza kadar yaşatmaktır bizim. İşte, bu kutlu ülkü yolunda Cumhur İttifakını gerçekleştirip milletimizi, devletimizi ihanet odaklarından kurtaracak çalışmaları yaptıran ve böylelikle 2023 yolundaki engelleri ortadan kaldıran, davamızın lideri Türkmen Beyimiz Sayın Devlet Bahçeli, 18 Mart   2018’de, Ankara’da, bir siyasî zafere daha t imza atmıştır. Türkmen Beyimiz; Turan illerine, Türkistan diyarlarına, kızıl elma ülküsüne yürüyen gönülleri bir diriliş rûhuyla birleştirip 12. Olağan Büyük Kurultayımızı, kutlu toyumuzu gerçekleştirerek; Ülkücülerin yuvası, otağı, sönmez ocağımız Milliyetçi Hareket Partisini ele geçirmeye, talan etmeye çalışanları, koltukçu gafillerini, darbe kanallarının zavallı tetikçilerini, FETÖ'cü hainleri bir kez daha yerle bir etmiştir. Ezân susmaz, bayrak inmez, vatan bölünmez diyerek Türk milletinin kahramanlık rûnu bütün dünyaya bir kez daha duyuran Milliyetçi, ülkücü hareket dün olduğu gibi bugün de her yerde, her alanda tarih yazmaktadır.

Milliyetçi Hareket Partisi şühedaya vefâ demektir, Türk milletine bekâ demektir. Allah’ımıza, Peygamberimize, Kur’an’ımıza, Ezânımıza, vatanımıza, bayrağımıza, şehitlerimize, gazilerimize, Mustafa Kemal Paşamıza, Başbuğumuz Alparslan Türkeş’e, Liderimiz Türkmen Beyimiz Devlet Bahçeli’ye vefâmız varsa davamız vardır.  Bu değerlerimize vefâsı olmayanların davamızla ilgisi ve ilişkisi bulunamaz ve millî ve manevî değerlerimize vedâları kesindir. 15 Temmuz 2016, alçakça saldırılarla milletimizin birliğini bozarak yeni bir kardeş kavgası başlatmak, Türkiye’yi iç savaş ortamına sokup ülkemizi karıştırmak, Türk milletinin ve Ehl-i İslâm’ın kutlu kalesi Türkiye Cumhuriyeti Devletimizi yıkarak vatan topraklarımızı ele geçirmek amacındaki Fetullahçı Terör Örgütü ve yandaşlarının darbe ve işgal girişimine karşı Türk milliyetçilerinin, Türk milletiyle bütünleşerek geçit vermediği, satılmış çapulcuları ve işbirlikçilerini darmadağın ettiği tarihtir. Dost, düşman herkes şunu çok iyi bilsin ki, Türk milleti yenilmeyecektir, Türk devleti yıkılmayacaktır. 15 Temmuz’da, Liderimiz Türkmen Beyimiz Sayın Devlet Bahçeli; kendisi ve partimiz MHP’yle, Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte; tarihimizin en şiddetli işgâl girişimiyle karşı karşıya bırakılan, kuşatma altına alınarak nefesi kesilmek istenen milletimizi, devletimizi; ederi ancak 1 dolar olan vatan hainlerine, şerefsiz kuklalara teslim etmeyerek içi ve dış düşmanlara birinci öldürücü darbemizi vurmuştur. İkinci vuruşumuz 24 Ağustos 2016 Fırat Kalkanı Harekatı’dır. Üçüncü vuruşumuz Zeytin Dalı Harekatı olmuştur. İç ve dış düşmanlarımıza; ne pahasına olursa olsun, Türk milletini, Mehmetçiğimizi durduramayacaklarını Zeytin Dalı Harekatıyla bir kez daha kafalarına vura vura gösterdik Afrin’de.  Allah’ın izniyle elbette şimdi sıra Münbiç’tedir. Bu yol Kandil’e kadarda uzanacaktır mutlaka. Türk milletini, Türk ordusunu durduramayacaklardır. Gerekirse vura vura, içimizdeki ve dışımızdaki Türk düşmanlarının kökünü kurutana kadar sürecektir bu kutlu yürüyüş. Vatanımız birdir, milletimiz birdir, devletimiz birdir, bayrağımız birdir, dinimiz birdir, dilimiz birdir. Türk milleti millî ve manevî değerleriyle, bütün etnik kökenleriyle bir bütündür. Başkentimiz Ankara’dır, bağımsızlığımızın türküsü İstiklâl Marşımız’dır. Kurduğumuz Cumhur İttifakıyla; ayrımcılığın kökünü kazıyacağız. CHP, İP, HDP, PKK, FETÖ, PYD, YPG, IŞİD, DHKP-C ve küresel cinâyet şebekelerinin gizli ve açık işbirliğiyle oluşturdukları yozlaşma ve ihânet blokunu tel tel dağıtarak Türk düşmanlarını, Türkiye karşıtlarını hüsrana uğratacağız. Türk milletinin bağrından çıkan Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün silâh arkadaşlarıyla, şehitlerimizle, gazilerimizle birlikte kurarak bizlere emânet ettiği Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin, milletimizin var olma ümidinin, sonsuza kadar yaşama mücadelesinin en büyük kaynağı; gücünü Türk İslâm ülküsünden alan Türk 1 milliyetçiliği ve onun ebedî yuvası Milliyetçi Hareket Partisi’dir, ülkücü harekettir. Dünya durdukça, bedenlerimizde bu can, gönüllerimizde bu iman oldukça davamız sonsuza kadar sürecektir. ‘Türk milleti yenilmeyecektir. Türk Devleti yıkılmayacaktır’ diyen Türkmen Beyimiz, Genel Başkanımız Sayın Dr. Devlet Bahçeli’nin liderliğinde, birlik ve bütünlüğümüz bozmadan, milletimizle dayanışma içerisinde olacağız. Ülkücü, millî bilincini her zaman canlı ve ayakta tutan; hiçbir zaman yılmayan, bıkmayan, usanmayan kişidir. Allah’ın rızasını kazanmaktan başka bir beklentisi olmayan iman erleriyiz ve mutlaka galip geleceğiz” dedi.