"Belediyeyi Çiftliğe Çevirmişler"

Yalova Belediye Meclisi bünyesinde oluşturulan Denetim Komisyonu hazırladığı raporu Nisan ayı olağan meclisinde açıklamış ve rapor AK Partili ve CHP'li üyeler arasında sert tartışmalar yaşanmasına neden olmuştu. Bu raporu değerlendirmek için bir toplantı düzenleyen AK Parti Yalova İl Başkanı Yusuf Ziya Öztabak ve AK Parti Yalova Milletvekili Fikri Demirel ile Denetim Komisyonunun AK Partili üyeleri Serap Türkyılmaz, Bilal Kalsın ve Fahrettin Yıldız basınla buluştu. Komisyon raporunun belediyenin nasıl bir çiftliğe çevrildiğini net olarak ortaya koyduğunu belirten AK Parti İl Başkanı Yusuf Ziya Öztabak, "Denetim Komisyonu 2.5 ay süren titiz bir çalışma ile bu raporu hazırladı. Ben Denetim Komisyonunu kutluyorum. Ancak raporun ortaya koyduğu tablo hiç de iç açıcı değil. Yalova Belediyesi 53 milyon TL borçla devraldığı belediyeyi 3 yılda 135 milyon TL gibi bir borç batağına saplamış. Bu kendilerinden sonraki belediye döneminin de ipotek altına alınması anlamına geliyor. Bunlardan sonra belediyeyi devralacak olan yönetimin de eli ayağı bağlanmış oluyor. Bu denli borç batağına batırılan belediye Yalova'ya gözle görülür bir hizmette üretmemiştir. Belediye ciddi harcamaların içine girdi.  Sadece 2016 yılında gelir gider farkı 34 milyon TL. Harcamaların en büyük bölümü ise personel giderleri. 740 kişiyle devralınan belediyede personel sayısı bin 157'ye çıkartıldı. Yalova'nın nüfusu %8 artarken Yalova Belediyesinin çalışan sayısında ki artış ise %68'dir. Bunun adı en iyi hali ile siyasi kadrolaşmadır. Bu rakama Yabeltaş ve Hizmet A.Ş çalışanları dahil değildir zira bura ile ilgili komisyona bilgi verilmeyerek denetim dışında tutulması sağlanmıştır. Seçimden sonra siyasi diyet ödeme noktası olarak görülen belediyeye sürekli olarak personel alımı yapılmıştır" dedi.

Yasaya aykırı hareket ediyorlar
Denetim raporunun belediyede yasaya uygun olmayan işlemler yapıldığını da ortaya koyduğunu belirten Öztabak, "Bunlar seçimde bir önceki belediye yönetimini harcamalar üzerinden eleştirerek seçim kazandılar. Oysa kendileri şu anda belediyenin temsil giderlerini %83 oranında arttırdılar. Mal ve hizmet alımlarını %78 oranında arttırdılar. Bu hizmet alımlarının büyük çoğunluğunu ise doğrudan temin yöntemiyle yapmışlar. Yani istedikleri kişiden almışlar. Bunların belgesi elimizde var. Örneğin 20 tl-30 tl aralığında satın alınabilecek bir yemek doğrudan temin ile 100 TL'den satın alınmış. Ayrıca doğrudan temin 5-6 firma arasında gidip gelmiş. Aynı gün içerisinde bir firmaya 4 ihale birer gün ara ile 2 ihale daha olmak üzere peş peşe ihaleler verilmiş. Yine işçilerle ilgili bir firmadan email ve telefon yoluyla danışmanlık hizmeti alınmış. Bunun için bedeli 100 bin TL'yi aşan bedellere ödenmiş. Keşke bizi arasalardı biz onlara bu konularla ilgili ücretsiz danışmanlık ücreti verirdik. Sizce bu yapılanlar çok normal bir durum mudur.  Yasa doğrudan temin oranının %10'u geçemeyeceğini söylüyor. Ama bunlar %10'u çok çok aşmışlar. Yani ortada yasaya aykırı bir durum da söz konusu. Belediye başkanına bu harcamalarla ilgili acil bir açıklama bekliyoruz. Eğer onlar açıklamazsa biz halka bunları faturaları ve belgeleri ile açıklayacağız" dedi.

Rapor Sayıştay Denetçisine verilecek
Denetim komisyonu tarafından hazırlanan raporun belediyede çalışmalarını sürdüren Danıştay Denetçisine de verileceğini dile getiren Öztabak, "Bu rapor Sayıştay Denetçisi tarafından hazırlanacak olan raporun dayanağını oluşturacak. Sonrasında neler olur hep birlikte göreceğiz" dedi.

"İnce'nin şımarıklığına veriyorum"
Toplantıda hazır bulunan AK Parti Yalova Milletvekili Fikri Demirel ise referandum çalışmalarının hızla devam ettiğini 16 Nisan'da yapılacak referandumda halkın son sözü söyleyeceğini dile getirdi. Muharrem İnce'nin geçtiğimiz günlerde bir afişlerinin kesildiğini dile getirerek CHP'lilere, "Bunu yapanı bulup o direğe asın" talimatı verdiğinin hatırlatılması üzerine ise Demirel, "Biz küçük bir ilde siyaset yapıyoruz. O nedenle kavga, nefret, tahrik ve gerilim içerikli söylemlerden uzak durmamız lazım. Barışla bitmeyen hiç bir savaş yoktur. Madem barışacak isek neden savaşıyoruz. Deniz Baykal çıkıp halkı Yunanlılar gibi denize döküyor. İnce'de vatandaşları direğe asıyor. Doğru laflar değil bunlar. Ben İnce'nin açıklamalarını şımarıklığına veriyorum. Kimse kimseyi direğe asamaz. Bazen konumunu unutup haddini aşıyor" dedi.